20. Hukuk Dairesi 2014/3712 E. , 2014/7025 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri ile ... adına Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 06.12.1993 tarihli dava dilekçesi ile asliye hukuk mahkemesinde açmış olduğu dava ile tapuda adına kayıtlı bulunan 07.08.1972 tarih 6 sıra numaralı tapu kaydının hudutlarının sabit olup, yüzölçümünün tapuda gösterilen 14709 m2 yüzölçümünden fazla olduğunu iddia ederek yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemenin, davanın kabulü ile 07.08.1972 tarih 6 sıra numaralı tapu kaydının yüzölçümünün 173938 m2 olarak düzeltilmesine dair 27.05.1994 günlü kararının Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29.11.1999 gün ve 1999/10771 - 10520 sayılı kararı ile; "kadastroca dava konusu yer ile ilgili tutanak düzenlendiği saptandığına göre, davaya 3402 sayılı Kanunun hükümleri uyarınca bakılacağından görevsizlik kararı verilerek dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesi gerektiğine değinilerek" bozulmuştur.
Asliye hukuk mahkemesince bozma kararına uyulduktan sonra, dava konusu yer ile ilgili tutanak düzenlendiğinden bahisle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve tarafların talebi halinde dosyanın görevli kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesi sonrasında kadastro mahkemesi 21.01.2004 tarih ve 2002/2-2 E., K sayılı kararı ile davacının davasının kabulüne, , ... adına tesbit gören 113 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 172141,45 m² olarak tesbit ve tapuya tesciline karar vermiş, hükmün davalılar ... adına vekili ve davalı ... Yönetimi vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29.03.2005 günlü 2004/13767 E., 2005/3702 K. sayılı kararı ile ikinci kez bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "dosya içinde bulunan tahdit haritasının, bilirkişi rapor ve krokisinin denetime elverişli olmadığı, tapu kayıt miktar fazlası yönünden yapılan incelemenin yeterli olmadığı, mahkemece öncelikle Hazinenin davaya dahil edilmesi, dayanak 07.08.1972 tarih 6 numaralı tapu kaydının sınırı daha önce numaralı kayıt ile olarak değiştirilmesinin haklı nedene dayanıp dayanmadığının tesbiti amacıyla tüm tedavüllerinin getirtilmesi isimli kişiye iskanen verilen yer olup olmadığının araştırılması, güneyde yer alan 6 ve 16 sayılı parseller ile güneyinde komşu olan diğer parsellere ilişkin kadastro tesbit tutanak asılları ile dayanakları ve 1970 yılında ilân edilen orman tahdit haritasının getirtilmesi, önceki bilirkişiler dışında bir orman mühendisi ve fen bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti ile keşif yapılarak,
- 2 -
çekişmeli taşınmazın tahdit haritasına göre konumunun belirlenmesi, taşınmazın tahdit sınırı dışında kaldığının anlaşılması halinde yerel bilirkişi yardımıyla dayanak tapunun uygulanması, komşu parsel kayıtlarından yararlanılarak bilirkişi ve tanık sözlerinin denetlenmesi, komşu parsellerin sonradan iskan ya da tevzi yoluyla dağıtılmış olması ve davacının dayandığı tapu kaydını sınır göstermesi halinde kaydın değişmez sınırlı kayıt haline dönüştüğünün düşünülmesi, aksi taktirde, Hazineye ait metruk tarla sınırlı tapu kaydının değişir sınırşı kayıt halini sürdüreceği ve kayıt fazlasının kazanılamayacağı, tapu kaydının miktarıyla geçerli olacağının düşünülmesi" gereğine değinilmiştir.
Yargıtay bozma kararı sonrası yukarıdaki esasa kaydı yapılan dosyada mahkemece, davanın kabulüne, oğlu ... adına tesbit gören 113 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbit tutanağının iptali ile, yine aynı malik adına bahsi geçen taşınmazın yüzölçümünün 172141,45 m² olarak tesbit ve tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Yönetimi vekilleri ile ... adına Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava konusu parsel sayılı taşınmaz palamutlu tarla niteliğiyle, 07.08.1972 tarih 6 numaralı tapu kaydına göre asliye hukuk mahkemesinin 1993/251 Esasında davalı olduğu belirtilerek ... adına tesbiti yapılıp yüzölçümü belirlenmek üzere kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 22.07.1970 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile 18.10.1996 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 6831 sayılı Orman Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna, dosyaya sunulan 10/03/2012 günlü ortak bilirkişi raporuna göre çekişmeli taşınmazın kesinleşmiş orman tahdidi dışında ve tahdide sınır olduğu, davacının dayandığı 07.08.1972 tarih 6 sıra numaralı tapu kaydının yapılan keşif, uygulama ve alınan bilirkişi raporuna göre çekişmeli taşınmaza uyduğu, komşu taşınmazlara uygulanan tapu kayıtlarının da taşınmazı okuduğu belirlenip bu haliyle tapu kaydının sabit sınırlı hale geldiği değerlendirilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı ... Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 01/07/2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.