Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/25303 Esas 2017/10369 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/25303
Karar No: 2017/10369
Karar Tarihi: 08.05.2017

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/25303 Esas 2017/10369 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, KML Tekstil ve İnş. Ltd. Şirketi’nin müdürü iken işten ayrılmıştır. İşten ayrıldıktan sonra yapılan sayımda mağazadan 9,272.40 TL değerinde 68 adet ürün eksik olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilmiştir. Ancak, sanık savunmaları, tanıkların beyanları ve dosya kapsamına göre eksikliği tespit edilen ürünlerin şirket çalışanlarına ürün alma hakkı tanınması nedeniyle sanık tarafından veya bir başka şirket çalışanı tarafından alınmış olabileceği beyan edilmiştir. Bu nedenle, sanığın herhangi bir ürünü mağazadan habersiz aldığına yönelik yeterli delil olmadığından, sanık beraat etmiştir.
Kanun Maddeleri: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 247. maddesi tarafından düzenlenmektedir.

15. Ceza Dairesi 2014/25303 E. , 2017/10369 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, katılan KML Tekstil ve İnş. Ltd. Şirketi’nin ""STYLE"" isimli mağazasının müdürü olduğu, işten ayrılmasından sonra yapılan sayımda 9.272,40 TL değerinde 68 parça ürünün olmadığı tespit edildiği, bu şekilde sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunmaları, katılan ve tanıkların beyanları ile dosya kapsamına göre eksiliği tespit olunan 68 parça ürünün katılan şirketin çalışanlarına ürün alma hakkı tanınması nedeniyle sanık tarafından veya bir başka şirket çalışanları tarafından alınmış olabileceği beyan edildiğinden, sanığın mağaza yönetiminden habersiz herhangi bir ürünü aldığına yönelik mahkumiyetine yeter derecede delilin de mevcut olmadığı gözetildiğinde; sanık ile katılan arasındaki anlaşmazlığın hukuki ihtilaf niteliği taşıdığına yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin suçun sübut bulduğuna yönelik temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, 08/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.