Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/196
Karar No: 2021/12267
Karar Tarihi: 30.11.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/196 Esas 2021/12267 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/196 E.  ,  2021/12267 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının usulden reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen karar, davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 30/11/2021 tarihinde davacı vekili yetki belgesine istinaden Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı şirketin sertifikalı fidan satıcısı olduğunu, kendisinin davalı şirketten C-35 anaç ve Navelina çeşidi fidanlardan 4000 adedini 07/12/2011 tarihinde olmak üzere toplamda 5100 adet fidan satın aldığını, bu fidanların 2012 ve 2014 yıllarında ekildiğini, davalı şirketin bu fidanların hepsinin göbekli cins portakal fidanı olduğunu beyan ettiğini, ancak fidanlar büyüdüğünde taahhüt edilen cins olmadığını, farklı cinste ağaçlar meydana geldiğini, bu sebeple büyük zarara uğradığını ve oluşan tüm bu zararlardan davalı şirketin sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bahçe tesisi için yapılan harcamalar için 1.000,00.TL, ürün satışından doğan zarar için 1.000,00.TL, ayıplı ağaçların yeniden fidan ekim masrafı için 1.000,00.TL, fidanın ağaca dönüşmesi sürecinde doğacak zarar için 1.000,00.TL ve ileriki yıllarda oluşacak zarar için 1.000,00.TL"nin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın 5553 sayılı Kanunun 11.maddesindeki 6 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını savunarak esastan da davanın reddini dilemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; davacının istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, satılan fidanlar nedeniyle uğranılan zararların tazmini istemine ilişkindir. Yerel Mahkemece, “ somut olay incelendiğinde; davacının; 2012 yılında satın aldığı, dosya içerisinde mevcut faturadaki fidan sayısıyla da örtüşen fidanların özelliğini, 15.01.2019 havale tarihli bilirkişi raporuna göre 2015-2016, en geç 2017 yılında anlaması gerektiği, ayrıca raporda 2016-2017 yılında ürün satışının yapıldığı belirtildiği, buna göre meyvelerin hasat edildiği anlaşılmakla hasat dönemi itibarı ile zararın ortaya çıkacağı, dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporları ve taraf dilekçeleri içeriğine göre, fidanlar büyüdüğünde farklı cinste ağaç meydana geldiği hususunun tespit edildiği bunların dışında en geç 2017 yılının Aralık ayında ilk ürün alınmış kabul edilse bile davanın 6 ay içerisinde açılması gerekirken davanın açıldığı 05/10/2018 tarihi itibarı ile 5553 sayılı Tohumculuk Kanununun 11.maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu, bu yüzden davanın hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı anlaşıldığı” gerekçesiyle, HMK.nın 114/2 ve HMK.nın 115/2.maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar verilmiş, bölge adliye mahkemesince de davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, HMK 142. maddeye göre “Ön inceleme duruşması tamamlandıktan sonra, hâkim tahkikata başlamadan önce, hak düşürücü süreler ile zamanaşımı hakkındaki itiraz ve def’ileri inceleyerek karara bağlar.” düzenlemesi yer almakta olup, eldeki davada hak düşürücü süreden red kararı verildiğine göre davanın esastan değil usulden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması HMK"nın 370. maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 02/06/2020 tarihli ve 2019/985 Esas 2020/398 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Adana 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27/03/2019 tarihli ve 2018/50 Esas - 2019/176 Karar sayılı kararının gerekçe kısmındaki “usulden” kelimesinin çıkartılarak yerine “esastan” kelimesinin yazılmasına, hüküm fıkrasının (1) nolu
    bendinin çıkartılarak yerine "HMK.nın 142. maddesi gereğince, DAVANIN ESASTAN REDDİNE," bendinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 4,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 30/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi