17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/11386 Karar No: 2016/8935 Karar Tarihi: 13.10.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/11386 Esas 2016/8935 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/11386 E. , 2016/8935 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın husumet yokluğundan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın müvekkiline çarpması neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve tedavi için bir çok harcama yaptığını, bu harcamaların hastane kayıtları ve faturalar ile ispat edileceğini açıklayıp 30.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, taleplerin fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, 6111 Sayılı Yasa gereğince tedavi giderlerinden sorumlu olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere göre, davacının maddi tazminat davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2.500,00 TL manevi tazminatın davalı ... ve ..."dan tahsiline, manevi tazminat talebi yönünden ... Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, göre, davacı vekilinin ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili gerçekleşen kaza nedeni ile yaralanan müvekkili için 30.000,00 TL tedavi gideri ile 10.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece tedavi gideri talebine yönelik olarak Sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan yükümlülüğünün, 6111 Sayılı Yasayla getirilen düzenlemeyle sona erdirildiği, davalıların tedavi giderleri yönünden yükümlülükleri kalktığından davacının maddi tazminat davası hakkında esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermiştir. Davacı vekili, müvekkil tarafından yapılan bir kısım tedavi giderlerinin Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanmadığını ileri sürmüştür. Sosyal Güvenlik Kurumu"nun 29.03.2012 tarihli cevap yazısında davaya konu kazaya bağlı olarak davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtilmiştir. Mahkemece dosya kapsamında bulunan adli tıp doktoru bilirkişi tarafından davacının SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin neler olduğu belirtilmiştir. Buna göre mahkemece davacının sunduğu belgelere göre karşılanmayan tedavi giderlerinin belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin vekalet ücretine yönelik sair temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ... "a geri verilmesine 13/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.