1219 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/11964 Esas 2016/14640 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11964
Karar No: 2016/14640
Karar Tarihi: 06.04.2016

1219 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/11964 Esas 2016/14640 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, işlettiği güzellik salonunda lazer cihazı kullanarak hasta tedavi ettiği iddiasıyla suçlanmış ve mahkum edilmiştir. Ancak, mahkeme kararında delillerin yetersiz olduğu ve kanunlara aykırı hükümler verildiği belirtilmiştir. İlk olarak, güzellik salonlarında tıp fakültesi mezunu birinin olması durumunda dahi tabip yetkisinde olan tedavi işlemlerinin yapılamayacağı belirtilmiş ve lazer tedavisi yapıldığına dair tanımların yapılamayacağı belirtilmiştir. Bu sebeple, sanığın bahse konu cihazı kullanarak hasta tedavi ettiğine dair deliller yetersizdir. İkinci olarak, sanık hakkında kısa süreli ertelenen hapis cezası verilmesine rağmen kanuni sonuçları hakkında hüküm verilmemiştir. Bu sebeple, mahkemenin kararı kanunlara aykırıdır ve bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: 1219 Sayılı Kanun, 15.02.2008 tarihli Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 317. ve 321. maddeleri, İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik ve TCK'nın 51/3. ve 53. maddeleridir.
19. Ceza Dairesi         2015/11964 E.  ,  2016/14640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 1219 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I-Şikayetçi vekilinin temyizine yönelik incelemede:
    Açılan kamu davasının niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen şikayetçi .....Müdürlüğünün davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, şikayetçi vekilinin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. ımaddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Sanık müdafiinin temyizine yönelik incelemede ise;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
    1-15.02.2008 tarihli Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre; güzellik salonlarının sağlık kuruluşu statüsünden çıkarılarak 10/8/2005 tarihli ve 25902 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik kapsamında belediyelerce ruhsatlandırılacağı hükme bağlanmış olup İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre de güzellik salonlarında tıp fakültesi mezunu olan biri çalışsa dahi tabip yetkisinde olan tedavi işlemlerinin yapılamayacağı, bu nitelikteki yerlerin reklamlarında lazer tedavisi yapıldığına dair tanımların yapılamayacağı belirtilmiş ancak sadece lazer cihazının bulunmasının yasak olduğuna dair bir düzenlemenin bulunmadığı cihetle; somut olayda; sanık tarafından işletilen güzellik salonunda lazer cihazının bulunduğunun iddia olunması, sanığın cihazı kullanmadıklarını savunması, yapılan denetimde anılan cihazın çalışır vaziyette bulunduğunun belirtilmesi ancak kullanıldığına dair bir tespitin yapılmamış olması, tutanak düzenleyicilerinin işyerinde müşteriye hizmet verilmediğini ve kullanıldığına dair bir tespitlerinin olmadığını beyan etmeleri ve 10.02.2012 tarihinde aynı yerde yapılan denetimde cihazın kaldırıldığının tespit edilmesi karşısında; sanığın bahse konu cihazı kullanarak hasta tedavi ettiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde gösterilmeden yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    2-Kabule göre ise;
    a- Kasıtlı suçtan kısa süreli olmayan erteli hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    b- Ertelenmesine karar verilen cezanın 1 yıl 8 ay hapis olduğu ve TCK"nın 51/3. maddesi uyarınca belirlenen denetim süresinin hükmolunan cezadan az olamayacağı gözetilmeden, denetim süresinin 1 yıl olarak eksik tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 06.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.