4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7032 Karar No: 2019/820 Karar Tarihi: 19.02.2019
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/7032 Esas 2019/820 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/7032 E. , 2019/820 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ...... Tic. Ltd. Şti. aleyhine 29/01/2007 gününde verilen dilekçe ile haksız eyleme dayalı maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/11/2015 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davalılar, duruşmasız olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 19/02/2019 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalılar vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davacı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava tarihinin 29/01/2007 olması gerekirken gerekçeli karar başlığında 24/04/2013 olarak yazılması maddi hata olup mahallinde düzeltilebilir nitelikte olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eyleme dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, davalıların yapmış oldukları ...... işletmeciliği faaliyetleri sırasında adına kayıtlı taşınmaza tecavüz ederek buradan ...... malzemesi çıkarıp pazarladıklarını, taşınmazın eski ve doğal haline getirilmesinin mümkün olmadığını ve değer kaybına uğradığını beyan ederek maddi zararın tazminini istemiştir. Davalılar davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundan davacının taşınmazında meydana gelen değer kaybı zararının 2006 ve 2007 yılları için belirlenen miktarların toplanarak hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Bu şekilde bir hesaplama yönteminin izlenmiş olması doğru değildir. Mahkemece olayın gerçekleştiği 2006 yılı değer kaybı esas alınarak hüküm altına alınması gerekir. Ayrıca, hükmedilecek tazminat miktarı belirlenirken taşınmazın aynına zarar verildiğinden zarar miktarının, taşınmazın sürüm (rayiç) değerini geçmemesi gerekir ilkesi gözetilmelidir. Şu durumda, tecavüz edilen kısmın değeri esas alınmalı ve hüküm altına alınacak tazminat miktarı bu değeri aşmayacak şekilde hüküm kurulmalıdır. Açıklanan hususların gözetilmemiş olması kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalılar yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.