1. Ceza Dairesi 2021/12612 E. , 2021/15105 K.
"İçtihat Metni"(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Kasten yaralama suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 29/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.240,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.05.2014 tarihli ve 2013/484 Esas, 2014/224 Karar sayılı kararının itiraz edilmeden 17.06.2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 08.05.2016 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Kanun’un 86/2, 86/3-e, 29/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.240,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.04.2021 tarihli ve 2021/122 Esas, 2021/234 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 14.10.2021 tarihli ve 2021/16263 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.11.2021 tarihli ve 2021/124632 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın yargılama konusu eyleminin, 5237 sayılı Kanun’un 86/2. maddesi kapsamında yer alan “Basit Kasten Yaralama” suçuna ilişkin olduğu ve atılı suçun 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 24. maddesi ile yeniden düzenlenen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 251/1. maddesine göre basit yargılama usulüne tabi olduğu,
Her ne kadar 5271 sayılı Kanun"un 251/1. maddesinde yer alan hükme, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesinde yer alan geçici 5/1-d maddesi ile “(1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla; ...c) 250"nci maddede düzenlenen seri muhakeme usulü ile 251 ve 252"nci maddelerde düzenlenen basit yargılama usulüne ilişkin hükümler, 01.01.2020 tarihinden itibaren uygulanır. d) 01.01.2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklinde sınırlama getirilmiş ise de,
Anayasa Mahkemesinin, 19.08.2020 tarih ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 25.06.2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresine ilişkin esas incelemenin aynı bentte yer alan “...basit yargılama usulü...” yönünden Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği,
Böylece kovuşturma evresine geçilmiş basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden iptal kararı verildiği, iptal kararının sonuçları itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğu ve 5271 sayılı Kanun"un 251/3. maddesinde yer alan “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olduğu,
Somut dosya kapsamında, sanığın üzerine atılı kasten yaralama suçundan yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmesini müteakip, sanığın 08.05.2016 tarihinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle dosyanın yeniden ele alınarak Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.04.2021 tarihli kararı ile mahkumiyetine karar verilerek kovuşturma evresinin sonlandırıldığı, kovuşturma evresi içinde 25.06.2020 tarihinde Anayasa Mahkemesinin iptal kararının yürürlüğe girdiği, bu haliyle karar tarihi itibariyle 5237 sayılı Kanun"un 7 ve 5271 sayılı Kanun"un 251. maddeleri uyarınca dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
İncelenen dosyada; sanık hakkında kasten basit yaralama suçundan cezalandırılması talebiyle Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığının 23.09.2013 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde hükmün açıklanması suretiyle sanığın TCK’nin 86/2, 86/3-e, 29 ve 62. maddeleri gereğince 2.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
14.07.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK’nin 251. maddesinin 1. fıkrasına 7331 sayılı Kanun ile “175"inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca duruşma günü belirlendikten sonra basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklindeki cümle eklenmiştir.
Böylece, incelenen dosyada 5271 sayılı CMK’nin 251. maddesine göre basit yargılama usulüne tabi olan kasten basit yaralama suçundan mahkemece duruşma
günü belirlenerek yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında kesin nitelikte adli para cezası verilmiş olması nedeniyle bu aşamada artık basit yargılama usulünün uygulanma imkanı kalmadığından kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan bu nedenlerle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görülmeyerek kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.12.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.