Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/10766
Karar No: 2013/13226
Karar Tarihi: 24.9.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/10766 Esas 2013/13226 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi için dava açmıştır. Sulh Hukuk Mahkemesi davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak yapılan araştırmanın yeterli olmadığı gerekçesiyle davalının temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi gerektiği vurgulanmıştır. Davacının, talep ettiği düzeltmenin nüfus kaydına uygun şekilde yapılması için gerekli incelemeler eksiksiz yapılmalıdır. Mahkemece, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Kanunlar: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu.
1. Hukuk Dairesi         2013/10766 E.  ,  2013/13226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ADANA 4. SULH HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 19/03/2013
    NUMARASI : 2012/381-2013/323

    Yanlar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;   Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, miras bırakanı H... Z..."e ait 124 ada 9 ve 119 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kaydında H... A... adının yazılı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının nüfus kaydına uygun şekilde düzeltilmesi isteği ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
    Bu tür işler, 6100 sayılı HMK"nın 382/9-ç maddesi gereğince çekişmesiz yargı usulüne göre Sulh Hukuk Mahkemesi"nde ve taşınmazın aynına ilişkin bulunduğundan, aynı Kanun"un 12.maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülür.
    Tapuda kayıt düzeltilmesi ve tespit taleplerini, tapu maliki ile mirasçıları isteyebilir. Bunun yanı sıra 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan herhangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgileri ilgili olarak düzeltme isteyebilir. Ayrıca bu işlerin, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak talep eden kişinin aktif dava ehliyeti vardır.
    HMK"nın geçici 1. maddesi gereğince “ Bu Kanun"un yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, Kanun"un yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmayacağından” Kanun"un yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinde sonra yapılan taleplerin Tapu Müdürlüğü”ne ilgili sıfatıyla yöneltilerek yapılması gerekir.
    Bu tür işlerde mahkemece, sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir.
    1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.
    2-Nüfus Müdürlüğü"nden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
    3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
    4-İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir.
    5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak; tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.
    Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.
    Somut olaya gelince, mahkemece, yapılan araştırma ve incelemenin hükme elverişli ve yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Şöyle ki; dava konusu taşınmazın kaydında malik olarak görünen kişi “N... oğlu H... A...” olduğu halde, Nüfus Müdürlüğün"den “1899 doğumlu N... oğlu H... A...” isimli kişinin bulunup bulunmadığı sorulmuş, “ 1899 doğumlu N... oğlu H... A...” isminde birinin bulunmadığı şeklindeki cevabi yazıya itibar edilerek sonuca gidilmiştir.
    Bu durumda yapılan incelemenin hüküm kurmaya elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
    Hal böyle olunca; öncelikle doğum tarihi belirtilmeksizin “ N... oğlu H... A...” isminde birisinin olup olmadığı Nüfus Müdürlüğünden sorulup, var ise yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde bu kişi veya ölü ise yasal mirasçıları duruşmaya çağrılıp dava konusu taşınmazda mülkiyet iddiasının olup olmadığı belirlenerek neticeye göre karar verilmesi gerekirken, eksik soruşturma ile yetinilenek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.9.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi