MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2012
NUMARASI : 2007/114-2012/278

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu D. Köyü çalışma alanında bulunan . ada 4, 5, 7, . ada 9, 10, 12 parsel sayılı 4378,41, 3045, 4508,37, 1568,61, 1244 ve 2350,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar A. D. ve arkadaşları, 1. ada 7 parsel sayılı 987,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle A. D. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı A.. D.., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davacı taraf iddiasını ispat edemediği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacı, çekişmeli taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin ortak muristen geldiğini, mirasçılar arasında taksim yapılmadığını ileri sürerek dava açmıştır. Davalılar duruşmalara ve keşfe katılmamış, cevap dilekçesi sunmamışlardır. Mahkemece, taraflara delil ve tanık bildirmek üzere süre vermemiş, keşifte tek yerel bilirkişi beyanı ile yetinilmiş, taşınmazların kimden kime kaldığı, kimin kullanımında olduğu hususları tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, taraflara delil ve tanık bildirmek üzere süre verilmeli daha sonra yaşlı, tarafsız, taşınmazların kullanım durumunu iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları huzuruyla keşif yapılmalıdır. Dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazların kimden kime kaldığı, ortak muristen kalıyorsa murisin sağlığında veya ölümünden sonra tüm mirasçıların katılımı ile taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise kimlere isabet ettiği, kimin kullanımında olduğu hususları açıklığa kavuşturulmalı, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde yüzleştirme yapılarak beyanları arasındaki çelişki giderilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 11.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.