23. Hukuk Dairesi 2016/5578 E. , 2019/930 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirketin ......... kontrol ve denetimine bağlı olarak faaliyet gösteren antrepo işleticisi olduğunu davalı şirkete ait eşyaların 04.06.2010 tarihinden beri antrepolarında beklediğini, yeni bir işleme tabii tutulana kadar ve davalı yanca teslim alınana kadar muhafaza ile yükümlü olduğunu, antrepo ücreti olarak davalı tarafa gönderdiği 31.05.2011 tarihli 47.401,00 TL tutarında faturaya davalının itiraz ettiğini, başlattılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazının iptaline, %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, antrepo beyannamesi bulunmadığından eşyanın antrepoda kalma süresinin sınırsız olmadığını, davacının ardiye ücreti istemekte haklı olmadığını ve fahiş miktarda ardiye ücreti talep ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, eşyanın transit beyannamesi düzenlenmek sureti ile davalı adına tescillendiği, ancak firmanın faaliyet alanı içinde olmaması sebebi ile transit rejimine göre ülkeye girişinin uygun bulunmadığından davalı yanca beyannamenin iptali için başvurulduğu ve beyannamenin iptal edildiği, antrepo beyannamesi ve eşyanın tasfiye hükümlerine tabii tutulduğunu gösterir herhangi bir belge olmadığı, davacının antrepoda kalış süresi kadar antrepo ücret alacağına hak kazandığı, eşyanın antrepoya alındığı 04.06.2010 tarihinden fatura tarihi olan 31.05.2011 tarihine kadar antrepo ücret alacağının 47.401,00 TL olduğu ve bunun kadri maruf bir bedel olduğu, her ne kadar transit beyannamesi iptali işlemi yaptırılmış ise de, eşyanın tasfiye hükümlerine tabii tutulma yükümlülüğünün gümrük idaresinde bulunduğu, icra takibine konu edilen fatura süresi içinde herhangi bir tasfiye işlemi yapılmadığı, davalı sıfatı bulunmayan gümrük idaresinin bu alacağın bir kısmından sorumlu olduğu ve tasfiye işlemini geç yapması sebebi ile bu bedeli davacıya ödemesi gerektiği yönünde rapor düzenlenmişse de, eşya sahibi davalı ile gümrük idaresi arasındaki iç ilişkinin bu davada esas alınamayacağı, gümrük idaresinin hatalı tasfiye işlemi sebebi ile mal sahibi davalının fazla ardiye bedeli ile sorumlu tutulmasına sebebiyet vermesi durumunda bunun bilahare kendi aralarındaki iç ilişkiye konu olabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, takibin devamına, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
.....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 11.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.