Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/9615 Esas 2013/13149 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9615
Karar No: 2013/13149

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/9615 Esas 2013/13149 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı satışın iptali, olmazsa tenkis, kiraya verilen taşınmazlar nedeniyle kira alacağı, satış iptal edilmezse miras paylarına isabet eden taşınmaz bedellerinin tahsili isteğine ilişkindir. Mahkeme, dava konusu taşınmazların satışına dair işlemlerin iptaline, 3.850,00 TL. kira alacağının davalı Gülderen\"den tahsiline karar verir. Ancak, tapu kaydına dayanarak açılan iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi veya sadece satışın iptali kararı verilmesi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda Mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Davalıların temyiz itirazları üzerine, karar bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi ve 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2013/9615 E.  ,  2013/13149 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 28/02/2013
    NUMARASI : 2010/120-2013/50

    Yanlar arasında görülen satışın iptali, tenkis,alacak davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, satış  aktinin  iptaline, kira   alacağının  tahsiline   ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,  Tetkik Hakimi  raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı satışın iptali, olmazsa tenkis, kiraya verilen taşınmazlar nedeniyle kira alacağı, satış iptal edilmezse miras paylarına isabet eden taşınmaz bedellerinin tahsili isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazların satışına dair işlemlerin iptaline, 3.850,00 TL. kira alacağının davalı Gülderen"den tahsiline karar verilmiştir.
    Toplanan deliller ve dosya içeriğine göre; tarafların ortak miras bırakanı olan P... A..."in 22.08.2008 tarihinde öldüğü,  davacıların kendisinden önce vefat eden oğlu E..."ün çocukları, davalıların ise oğlu ile gelini olduğu, miras bırakanın malik olduğu 384 parsel sayılı taşınmazda bulunan 6 nolu meskeni 10.10.2001 tarihinde intifa hakkını üzerinde bırakıp çıplak mülkiyetini  gelini olan davalı G..."e, aynı parselde bulunan 22 nolu işyerini ise aynı tarihte oğlu olan davalı M..."ya satış yolu ile temlik ettiği davacıların miras bırakanın  muvazaalı olarak temlik işlemlerini gerçekleştirdiğini ileri sürerek eldeki davayı açtıkları, davalıların  ise savunmasında,  bedelinin ödeyerek taşınmazları satın aldıklarını, gerçek satış olduğunu,  murisin mal kaçırmak amacıyla hareket etmediğini ileri sürmüşlerdir.
    Hemen belirtmek gerekir ki tapu kaydına dayanılarak açılan iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi veya  sadece satışın iptali kararı verilmesi için  başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda Mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla, sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun veya satışın  iptaline karar verilmesi, tapulu taşınmazın sicil dışı    (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği -dolu pafta sistemi – genel ilkesi ile bağdaşmaz. Ne var ki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtay"ın yerleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek olmadığı benimsenmektedir.(YHGK 11.11.1983 tarih, 1981/8-80 Esas ve 1983/1162 sayılı Karar)
    Somut olayda, yukarıda değinilen biçimde açılmış bir tescil davasıda yoktur. O halde, davacı tarafa tescil davası açması için önel verilmesi, açtığı taktirde eldeki dava ile birleştirilmesi, ondan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Davalıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü  6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma  kapsamına  göre  sair  temyiz  itirazlarının  incelenmesine  yer  olmadığına,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.09.2013  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.


     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.