4. Hukuk Dairesi 2016/11888 E. , 2019/781 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 02/05/2011 gününde verilen dilekçe ile evlilik birliği devam ederken, üçüncü kişi ile birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat, davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... tarafından davacı-karşı davalı ... aleyhine 29/09/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda; asıl davada davalılardan ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalılardan ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 14/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre asıl ve karşı davada davalı karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2.Asıl ve karşı davada davalı karşı davacının diğer temyiz itirazlarına gelince:
Asıl dava ve karşı dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davada davalılardan ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalılardan ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Asıl davada davacı, davalı ... ile 1999 yılında evlendiğini, evlilik birliği devam ederken diğer davalı ... ile duygusal bağ kurduğunu, karı koca hayatı yaşadıklarını ve bir çocuklarının olduğunu, bu ilişkiyi tesadüfen öğrendiğini belirterek uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir.
Karşı davada davacı, ... ile yaşadıkları huzursuzluklar nedeniyle boşanma davası açtığını, boşanma davasında ...’nın maddi manevi tazminat taleplerinin tarafların eşit kusurlu oldukları kabul edilerek reddine karar verildiğini, boşanma davaları devam ederken diğer davalı ... ile görüşmelerinin olduğunu, diğer davalı ile görüşmesinden önce evlilik birliğinin sona erdiğini, davacının evlilik birliğini devam ederken biriyle gönül ilişkisi yaşadığını, bunu yatak odasında bulduğu bir resim ile arkasına yazılı şiiri görünce ve bunun üzerine yaptığı araştırmalarda öğrendiğini belirterek uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl davada davalılardan ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalılardan ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.
4787 sayılı Aile Mahkemesinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4/1. maddesi gereğince, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun İkinci Kitabı"ndan doğan dava ve işlere aile mahkemesinde bakılır.
Dosya kapsamından, asıl ve karşı davanın davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacının 4721 sayılı TMK"nın 185. maddesinde belirtilen sadakat yükümlülüğüne aykırı davranmaktan dolayı, karı–koca arasında manevi tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Sadakat yükümlülüğü, evlilikle birlikte eşlerin tabi olması gereken bir yükümlülük olup, TMK"nın ikinci kitabının birinci kısmının 3. bölümünde düzenlenmiştir. Sadakat yükümlülüğünün ihlal edilmesi durumunda, diğer eş açacağı boşanma davasında, boşanmaya neden olan bu olay nedeniyle kişilik hakkının saldırıya uğradığını ileri sürerek davanın fer"i mahiyetinde manevi tazminat talebinde bulunabilir (TMK m.174/2).
Somut olayda; davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı birbirlerinin sadakat yükümlülüğüne uymadığını ileri sürerek karşılıklı manevi tazminat talep etmiştir. Evlilik birliği devam ederken birlik yükümlülüklerine uyulup uyulmadığını belirleme görevi aile mahkemesine aittir. Görev kamu düzeni ile ilgili olup yargılamanın her aşamasında dikkate alınır. Mahkemece; açıklanan yönler gözetilerek, asıl ve karşı davada karı - koca yönünden mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no’lu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalı-karşı davacının diğer temyiz itirazlarının (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.