3. Hukuk Dairesi 2013/8408 E. , 2013/11225 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, mevcut sayaçtan elektrik tüketilmesine rağmen kaçak kullanım olduğundan bahisle davalı kurumca davalılar adına yüklü miktarda borç tahakkuk ettirildiğini, ayrıca fahiş miktarda faiz ve gecikme cezasının talep edildiğini, sayaçtan geçen tüketimin belli olduğunu ileri sürerek, 12.068,71 TL asıl alacak ve asıl alacağa işleyen ve işleyecek faiz oranı, gecikme cezası ve ferilerine itiraz ederek davacıların borçlu olmadıklarının tespiti talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, söz konusu adreste çok sayıda kaçak elektrik zabtı tanzim edildiğini, zabıtlar tetkik edildiğinde, mahalde yapılan kontrollerde davacı tarafın sürekli surette idareye kayıtsız mühürsüz sayaçtan bağlamak sureti ile elektrik kullandığının tespit edildiğini, davalı kurumca yapılan işlemlerin yerinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; 28/11/2012 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda, davacıların toplam 3.372,56 TL borçlu oldukları belirtilerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, davalı elemanlarınca düzenlenen kaçak kullanım tutanakları üzerine yapılan tahakkukların haksız ve fahiş olduğunu bildirerek borçlu olmadığının tespitini istemişlerdir.
Dosya içerisinde bulunan 18.08.2011 tarihli elektrik mühendisi tarafından hazırlanan raporda, yönetmelik ile zati sayaç ile elektrik kullanımının kaçak elektrik kullanmak olduğu, bu duruma göre zabıt varakaları için mahalde kullanılan elektrik bedelinin 12.068,71TL olduğu, davacının 12.068,71TL menfi tespit talebinin yerinde bulunmadığı tespit edilmiştir. Farklı bir bilirkişi tarafından hazırlanan 05.03.2012 tarihli raporda, davacıların tutanak adresinde ve tarihlerinde kaçak elektrik kullandıklarını, davalı Bedaş tarafından tanzim olunan 7 adet kaçak elektrik tutanağı ve bunların ... bültenleri üzerinde yapılan incelemeler sonucu tespit edilen kullanılan kaçak elektrik bedelinin...ve ...hükümlerine göre 12.068,71 TL olarak tespit edildiğinden, davacının 12.068,71TL tutarındaki menfi tespit talebinin yerinde bulunmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı ... ..."ın 22.06.2007 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı nedeni ile kaçak elektrik kullanmak suçundan yargılandığı ... 27.... nin 2007/145 Esas sayılı dosyasından alınan 14/09/2009 tarihli bilirkişi raporunda; sanığın kullanımındaki 6276665 nolu tesisattaki meskene ait... marka ... seri nolu sayacın takılı olduğu, ... tarafından mühürlü olduğu, normal işlerlikte akım kaydettiği ancak sanığın belli bir süre idareye kayıtsız sayaçtan usulsüz olarak elektrik kullandığı, daha sonra anlaşarak sayacını mühürlettiği, sanığın halen aynı sayaçtan elektrik kullandığının tespit edildiği, bu itibarla suç tarihi itibariyle sanığın idareye kayıtsız sayaçtan usulsüz olarak elektrik kullandığının belirtilerek, sanığın 22.06.2007 tarihli tutunak için ödemesi gereken miktarın 374,93 TL olarak belirlendiği görülmüştür.
Mahkemece; tüm bu bilirkişi raporlarının birlikte değerlendirilmesi, kurum tarafından tahakkuk ettirilen bedelin yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığı hususunun tespiti için yeniden bilirkişi raporu alınmıştır. Hükme esas alınan 28.11.2012 tarihli raporda, tutanaklarda kaçak elektrik kullanıldığı, sayaca ve bağlantılarına müdahale yapıldığı şeklinde bir tespitin olmadığı, tutanak tarihlerinde geçerli olan ... Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinde kaçak ile ilgili maddeler incelendiğinde, kaçak elektrik kullanımı tanımının sayaca ve bağlı olduğu tesisata müdahale yapılarak tüketimin bir bölümünün ya da tümünün sayaçtan geçmemesi olarak yapıldığını, davacıların tesisatta sayaç bulundurarak tüketimi kaydettiğinden ve kaydı engelleyecek şekilde müdahale yapılmadığından , davalı kurumu zarara sokacak bir eylem olmadığı, bir kastın bulunmadığı, zati sayacın ilk takılma tarihinden itibaren meskende bulunan tüm elektrik sarfiyatını kaydettiği belirtilerek, tutanaklar ile ilgili normal tüketim fatura bedelleri hesaplanarak davacıların 3.372,56TL borçlu oldukları tespit edilmiştir.
HUMK"nun 275. maddesi (yeni HMK 266.) hükmüne göre, genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkesin bilmesi gereken konularla hâkimlik mesleğinin gereği olarak hâkimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konular dışında kalan ve çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Kural olarak, bilirkişi raporu hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir.
Somut olayda, davalı elemanlarınca tutulan kaçak elektrik tespit tutanaklarında, kuruma kayıtlı olmayan sayaçtan elektrik kullanıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafın itirazı kullanılan elektriğin mevcut sayaçtan geçmesi nedeniyle kaçak durumunun oluşmadığına ilişkindir.
Kaçak elektrik tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olup, aksi de ispat edilmedikçe, davacının kaçak elektrik kullandığının kabulü gerekir. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri gereğince İdareye kayıtlı olmayan sayaçtan elektrik kullanmak kaçak elektrik tüketim fiilini oluşturmaktadır.
Davacının kayıtsız/mühürsüz sayaçla kaçak elektrik kullandığı sabit olduğundan kaçak elektrik kullanım bedelinin yönetmelik ve...kararı çerçevesinde tespiti gerekirken, normal tüketime göre hesap yapılan bilirkişi raporunun hükme esas alınarak sonucu dairesinde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.