8. Hukuk Dairesi 2012/11882 E. , 2012/13244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtiraz
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasına dair 05.06.2012 tarih, 2012/5256 Esas, 2012/5239 Karar sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Alacaklı vekili vasıtasıyla borçlu aleyhinde; 172.800 DM alacağın ya da EURO karşılığının 23.11.1999 tarihinden itibaren Devlet Bankalarınca vadesiz mevduata uygulanan ortalama faiz uygulanmak suretiyle tahsil tarihindeki YTL karşılığının tahsiline ilişkin ilama dayalı olarak, 88.351,23 EURO asıl alacak ve 37.088,97 EURO işlemiş faizinin tahsili amacıyla ilamlı takip başlatılmıştır. Borçlu icra emrinin tebliği üzerine vekili vasıtasıyla, işletilen faizin fahiş olduğu itirazında bulunmuştur. Mahkemece Devlet Bankalarınca fiilen uygulanan faiz oranları, ilgili bankalardan sorulup tespit edilmeden, dosya bilirkişiye tevdi edilerek faiz hesabı yapılması talebi üzerine; bilirkişi TCMB Denizli Şubesinde temin ettiği kamu bankalarınca EURO cinsi döviz tevdiat hesaplarına uygulanacağı bildirilen oranlar ortalaması nazara alınarak hesaplama yapılmıştır. Borçlu vekili rapora karşı, faiz hesabının Devlet Bankalarınca TCMB"na bildirilen farazi oranlar üzerinden değil de, Devlet Bankalarınca fiilen uygulanan oranlara göre yapılması gerektiği belirtilerek itirazda bulunulmuş ise de, Mahkemece bu itiraz değerlendirilmeden, bilirkişinin hesap ettiği miktara göre, icra emrinde fazla faiz talebi bulunmadığından istemin reddine karar verilmiştir. Borçlu vekili, Devlet Bankalarınca fiilen uygulanan faiz oranları yerine, TCMB"ye bildirilen farazi oranlara göre faiz hesabı yapılarak hüküm kurulduğundan bahisle kararın bozulması talep edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu"nun 08/10/1997 tarih ve 1997/12-517 Esas, 1997/776 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, "ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez."
Bankalar, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Tebliğleri gereğince, uygulayacakları azami faiz oranlarını serbestçe tespit ederek, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası"na bildirmek zorundadırlar. Bildirilen bu oranlar bankaların mevduat kabulünde uygulayabilecekleri azami oranlar olup, fiilen uyguladıkları oranlar ile farklılık gösterebilir.
Somut olayda takip dayanağı ilamda, hükmedilen 172.800 DM alacağın ya da EURO karşılığının 23.11.1999 tarihinden itibaren Devlet Bankalarınca vadesiz mevduata uygulanan ortalama faiziyle tahsiline karar verildiği görülmektedir.
Bu durumda Mahkemece ilam hükmü nazara alınarak Devlet Bankalarının EURO cinsi yabancı para vadesiz mevduatına uyguladığı ortalama faiz oranları tespit edilerek, bu oranlar esas alınarak hazırlanan rapora göre sonuca gidilmesi gerekirken, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası"na uygulanacağı bildirilen farazi oranlara göre hesaplama yapılarak sonuca gidilmesi isabetsizdir. Dairemizce kararın bu nedenle bozulması gerekirken sehven onandığı anlaşıldığından, borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
Borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 05.06.2012 tarih ve 2012/5256 Esas, 2012/5239 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK. nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İ.İ.K.nun 366/3. İİK.nun 366. ve maddeleri gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 27.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.