Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/3139 Esas 2016/1744 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3139
Karar No: 2016/1744
Karar Tarihi: 23.02.2016

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/3139 Esas 2016/1744 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi         2015/3139 E.  ,  2016/1744 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Düşme


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

    Suç tarihinde üzerinde ele geçen 278.88 gramdan ibaret esrarı Türkiye"den temin ederek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti"ne götüren sanığın savunmasının aksine, suç konusu uyuşturucu maddeyi kullanmak dışında bir amaçla bulundurduğuna ilişkin yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sabit olan eyleminin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu kabul edilerek yapılan incelemede:

    Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu kesintisiz suç niteliğinde olup, kesintinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti"nde gerçekleştiği, Türk vatandaşı olan sanık hakkında ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23.03.2006 tarih ve 590/2006 sayılı kararı ile uyuşturucu madde ithali ve uyuşturucu madde kullanma suçlarından 6"şar ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, TCK"nın 11. maddesinin 1. fıkrasına göre yurtdışında işlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından dolayı Türkiye"de yargılamanın yapılabilmesi için yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması gerektiği, hüküm verilmiş ise aynı suçtan Türkiye"de yeniden kovuşturma yapılamayacağı, böylece yabancı ülkede hüküm verilmesi halinde aynı fiilden dolayı birden fazla hüküm verilemeyeceğine ilişkin "non bis in idem" kuralının kabul edildiği ve ayrıca fiilin suç oluşturmaması nedeniyle derhal beraat kararı verilmesi dışında delillerin takdir ve tayininin gerektiği durumlarda sanığın mahkeme huzurunda yapılan sorgusunun hükme dayanak yapılabileceği, bu nedenle sorgusunun yapılmasında zorunluluk bulunduğu gözetilmeden CMK"nın 193/2. maddesine yanlış anlam yüklenerek sanığın savunması alınmadan ve TCK"nın 11/1. maddesi uyarınca CMK"nın 223. maddesinin 7. fıkrasına göre sanık hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın düşmesine karar verilmesinin kanuna aykırı olduğu, ancak;

    Sanığın suç tarihinde 15 - 18 yaş grubunda olduğu dikkate alınarak 5237 sayılı TCK"nın 66. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 67. maddesinin 4. fıkrası hükümleri uyarınca hesaplanan 5 yıl 4 aylık dava zamanaşımı süresinin inceleme tarihi itibariyle dolduğu anlaşıldığından; diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.