Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11298
Karar No: 2016/8623
Karar Tarihi: 06.10.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/11298 Esas 2016/8623 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/11298 E.  ,  2016/8623 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkili ..."nın 04/11/2011 günü kendisine ait ...plakalı aracı ile seyir halinde iken davalının karşı şeritten müvekkilinin olduğu şeride geçtiği ve müvekkilinin aracına çarptığını, davacının ve yanında bulunan arkadaşlarının kaza nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, olaydan sonra ....soruşturma yapıldığını, soruşturma aşamasında kazaya dair bilirkişi raporu alındığını, kusur dağılımına göre davalı ..."nın asli ve tam kusurlu olduğu, davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığını, soruşturma sonrası kaza ile ilgili ...Mahkemesinde dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda davalının asli ve tam kusurlu olduğu için ceza aldığını, kaza nedeniyle davacının kolu ve bacağının alçıya alındığı, 115 gün evde yattığını, kazanç kaybına uğradığını, manevi açıdan büyük üzüntü duyduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 2.000,00 TL maddi, 7.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, 15/11/2012 havale tarihli dilekçesi ile 2.000,00-TL maddi tazminat talebini açıklamış, 19/09/2013 havale tarihli ıslah dilekçesi ile de maddi tazminat taleplerini 7.902,25 TL artırarak 9.902,95 TL"ye çıkartmıştır.
    Davalı vekili, kaza sonucu davalıda oluşan bedensel zararlardan müvekkilinin tam kusurlu olarak sorumlu olduğunun söylenmesinin mümkün olmadığını, zararın doğmasında ve artmasında davacının da etkili olduğunu, dava dilekçesinde talep edilen maddi tazminatın tam ve açık olarak ne olduğunun belirtilmediğini, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    ...
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile, 2.000,00-TL nin 04/11/2011 kaza tarihinden ve 7.902,95-TL"nin de talep gibi 19/09/2013 ıslah tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 2.000,00-TL nin 04/11/2011 kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    HMK"nın 26. maddesi gereğince "Hakim, tarafların talep sonuçları ile bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." Somut olayda, mahkemece davacı vekilinden maddi tazminat taleplerinin açıklanması istenmiş, 15/11/2012 havale tarihli dilekçe ile istenilen 2.000,00 TL maddi tazminat tutarının detayı açıklanmıştır. Açıklama dilekçesinde davacı vekili, eczane masrafı olarak 102,37 TL, hastanelere ödemek zorunda kaldıkları 75 TL, aracı için ödemek zorunda kaldığı çekici ve expertiz işçilik masrafı 413 TL arta kalan kısmın ise müvekkilinin çalışamadığı 115 gün için alamadığı ve yoksun kaldığı maaş bedeli olduğunu belirtmiştir. Dava dilekçesinde ve açıklama dilekçesinde daimi maluliyete dayalı bir tazminat talebi bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece talep edilmediği halde daimi maluliyet tazminatı hesaplanarak hüküm altına alınması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi