10. Hukuk Dairesi 2016/7379 E. , 2016/14170 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı, 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 6111 sayılı Kanunun prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, 01.04.1993 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 6111 sayılı Kanunun prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiğinin tespitini talep etmiş iken, yargılama aşamasında sigortalılık süresine ilişkin talebini daraltarak 01.05.1996-29.04.2011 tarihleri arasında kalan dönem yönünden talepte bulunmuştur.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326"ncı maddesinde belirtildiği üzere, vekâlet ücreti de dâhil yargılama giderlerinin davada haksız çıkan, yani aleyhe hüküm verilen tarafa yükletileceği ve davacının yargılama aşamasında istemini daralttığı kısmının hüküm altına alınmasından dolayı davalı Kurum lehine vekalet ücreti ve kısmen kabule göre yargılama giderine hükmedilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu gözetilmeksizin, buna ilişkin karar verilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu hususların düzeltilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan, 1086 sayılı Yasanın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme uyarınca) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının 2. bendinden sonra gelmek üzere, "Fazlaya ilişkin talebin ise reddine," yazılmasına, 4. bendinin silinerek, yerine, “Davacı tarafından yapılan toplam 126,20 TL yargılama giderinin takdiren 100,00TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,” cümlesinin yazılmasına; 5. bendinin sonuna, “Davalı Kurum kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına ve gerekçe ile hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.