Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 09.07.2013 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 01.08.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, suya vaki elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, davacıların taşınmazlarının sınırında kadimden beri kullandıkları kaynak suyu olduğunu, davalının suyun geliş istikametinde kuyu kazdırmak suretiyle suyun mecrasını değiştirerek kaynağı kuruttuğunu ileri sürerek suya elatmanın önlenmesini istemiştir. Davalı, davayı kabul etmiştir. Mahkemece, davalı davayı kabul ettiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Davayı kabul, davalının, davacının açtığı davada ileri sürdüğü talep sonucuna kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Kabulle, davacının talep sonucu kabul edildiğinden, kabul nispetinde davalının aleyhine karar verilmesi gerekir. Somut olayda, davalının kabul beyanı dikkate alınarak davanın kabulüne, elatmanın nasıl, ne şekilde giderileceğine karar verilmesi gerekirken, karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 04.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.