Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3713
Karar No: 2020/7641
Karar Tarihi: 24.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2020/3713 Esas 2020/7641 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, vefat eden muris ...’in terekesinin borca batık olduğunu iddia ederek mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise davanın reddedilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Mahkeme önce davayı kabul etmiş, ardından Yargıtay bozma kararı vermiştir. Yeniden görülen davada, mahkeme mirasın reddine karar vermiştir. Davalı bu kararı temyiz etmiştir.
Dava, mirasın hükmen reddine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi uyarınca, ödemeden aciz olan miras bırakanın mirası reddedilmiş sayılır. Mirasçılar her zaman mirisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilirler. Bu davada için belirtilen süre uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Ayrıca özel vekaletname sunulması da zorunludur. Yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir.
Mahkemece, mirasın borca batık olup olmadığının araştırılması gerektiği belirtilerek mahkeme kararı bozulmuştur. Terekenin aktifi ve pasifi belirlenerek, mirasçının davranışları da araştırılmalıdır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi
- Türk Medeni Kanunu'nun 606. maddesi
- Türk Medeni Kanunu'nun Velayet Vesayet ve Mir
14. Hukuk Dairesi         2020/3713 E.  ,  2020/7641 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29/11/2011 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/02/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 29.10.2016 tarihinde vefat eden muris ...’ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece ilk olarak davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 01.02.2016 tarihli, 2015/17853 Esas, 2016/1180 Karar sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 21.11.2017 tarihli, 2017/2841-8663 E.K. sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
    Dava, TMK"nin 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyulmasına karar verilmişse de gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının ölüm tarihi esas alınarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi, mirasçının mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir.
    Somut olayda, terekenin aktifi ve pasifinin belirlemesi amacıyla murisin ölüm tarihi itibariyle üzerine kayıtlı gayrimenkul, menkul ve araç olup olmadığı, murisin davalılara ölüm tarihi itibariyle borç miktarının araştırılması gerekirken mahkemece davacının malvarlığının araştırılması davanın niteliğiyle örtüşmemektedir.
    O halde mahkemece yapılması gereken iş; muris ...’ın ölüm tarihi olan 29.10.2006 itibariyle tapuda gayrimenkul kaydının, bankalarda mevduat hesabının ve trafik sicilinde araç kaydının bulunup bulunmadığının araştırılması için ilgili tapu, banka ve emniyet müdürlüklerine yazı yazılmalıdır. Terekenin pasifinin belirlenmesi amacıyla da muris ...’ın ölüm tarihi olan 29.10.2006 itibariyle davalıya olan borcunun ve kaynağının tespiti sağlanmalıdır. Ayrıca, TMK’nin 610/2. maddesine göre terekeyi sahiplenen mirasçıların mirası reddetme hakkı bulunmadığından davacı mirasçının mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadığı da belirlenmelidir. Terekenin ve davacının durumu net olarak tespit edildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi