14. Hukuk Dairesi 2014/3363 E. , 2014/7358 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İncirliova(Kapatılan) Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/11/2011
NUMARASI : 2007/142-2011/334
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.04.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalılar E.. K.., F.. K.., F.. D.., K.. K.., F.. O.. davayı kabul etmişler, davalılar M.. G.. ve M.. U.. davaya bir diyecekleri olmadığını beyan etmiş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, dava konusu .. parsel sayılı taşınmazın muris H.. oğlu F..K.. adına tapuya kayıtlı olduğu, muris veya bütün mirasçıları tarafından yapılan bir satış vaadi sözleşmesi bulunmadığı ve davacı da elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazda paydaş olmadığından, bir kısım mirasçılar tarafından aktedilen satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile TMK"nın 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde TMK"nın 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez.
Somut uyuşmazlığa gelince; dava, davacı ile kayıt maliki H..oğlu F.. K..un bir kısım mirasçıları arasında noterde düzenleme şeklinde yapılan satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı Germencik Noterliğinin 14.11.1972 tarihli ve .. yevmiye no"lu, 15.11.1972 tarihli ve .. yevmiye no"lu, 16.11.1972 tarihli ve..yevmiye no"lu, 16.11.1972 tarihli ve ..yevmiye no"lu düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmelerine dayalı olarak satış vaadi sözleşmesi tarihinde kayıt malikinin tüm mirasçılarından miras hak ve hisselerini satın almış olduğunu, bu nedenle satış vaadi sözleşmelerinin ifa olanağı bulunduğu iddiasında bulunmuştur. İddiasını Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 24.10.1972 tarihli 1972/ 802 Esas, 1972/757 Karar sayılı mirasçılık belgesine dayandırmaktadır.
Ne var ki, davaya konu ..parsel sayılı taşınmazın kayıt maliki muris H..oğlu F..K.."a ait dosyada mevcut Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 24.10.1972 tarihli 1972/802 Esas, 1972/757 Karar sayılı mirasçılık belgesi ile İncirliova Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2008/226 Esas, 2008/220 Karar sayılı mirasçılık belgesi arasında çelişki bulunduğu, F.. oğlu Z..K..un eşi A.. N.."ın 1972 tarihli mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmediği anlaşılmıştır.
Bu durumda Mahkemece, Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 24.10.1972 tarihli 1972/802 Esas, 1972/757 Karar sayılı mirasçılık belgesi ile İncirliova Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2008/226 Esas, 2008/220 Karar sayılı mirasçılık belgesi arasında çelişkinin giderilmesi için davacıya süre verilerek çelişki giderildiği takdirde satış vaadi sözleşmesi tarihinde kayıt malikinin mirasçılarının tamamının miras hak ve hisselerini davacıya satmayı vaat ettiklerinin anlaşılması halinde satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunacağından davanın kabulüne aksi halde şimdiki gibi davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.