18. Ceza Dairesi 2015/1375 E. , 2015/1255 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A- Sanık ..."a yükletilen kasten yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Tekerrüre esas alınan önceki ilamın, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin olması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2- TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu bakımından koşullu salıverme tarihine kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen aykırı olarak, “tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümden çıkarılması”, "5237 sayılı TCK"nın 53/1(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanıkların kendi altsoyu üzerindekilerle sınırlı olmak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA,
B- Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın, aralarında daha önce husumet bulunan katılan ..."a tartışma sırasında söylediği kabul edilen "sen diyorsun lan" şeklinde ve kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Kabule göre de,
a-Tanık ..."nın ilk önce sanık ..."ın sanık ..."e sinkaflı sözlerle hakaret ettiğini beyan etmesi karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi üzerinde durulup, TCK’nın 129. maddesi gereğince haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b- Sanığın tekerrüre esas alınan 3167 sayılı Kanuna ilişkin önceki mahkumiyetlerinin , 5941 ve 6273 sayılı Kanunlar ile suç olmaktan çıkarılması, karşısında, sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi
c- TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu bakımından koşullu salıverme tarihine kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet Savcısının ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme kısmen aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,12/05/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.