14. Hukuk Dairesi 2014/2377 E. , 2014/7347 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.10.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 03.06.2014 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı taraftan asli müdahil Hazine vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı ... ve Köyişleri Bakanlığı, mera niteliğindeki 125 parsel sayılı taşınmaza baz istasyonu kurmak yoluyla davalının elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini, yapıların kal"ini ve 3091 sayılı Yasa uyarınca yapılan 80 TL giderin alınmasını istemiştir.
Hazine 21.01.2013 günlü dilekçeyle meraya elatmanın önlenmesi ve kal istemiyle asli müdahillik isteminde bulunmuş, 02.04.2013 günü asli müdahilliğine karar verilmiştir.
Davalı, baz istasyonunun dava dışı köy ile 07.06.2006 başlangıç günlü ve 5 yıl süreli olarak düzenlenen kira sözleşmesine dayanarak yasal izinler alınarak yapıldığını, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir.
492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesinde, elatmanın önlenmesi istemli davalarda elatılan taşınmazın değeri dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır. Taşınmaz üzerinde kal"i istenen yapının bütünleyici parça olması halinde elatılan taşınmaz ile kal"i istenen yapının her ikisinin değerinin toplamı dava değerini oluşturur.( 04.03.1953 günlü ve 1951/10 Esas 1953/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı) Bunun yanında kal"i istenen yapının eklenti olup sökülüp götürülebilmesi halinde ise sadece elatılan taşınmaz değerinin dikkate alınması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan 05.07.2012 günlü fen bilirkişi raporundan davalının 125 parsel meranın 34,95 m2 bölümüne baz istasyonu yaparak elattığı anlaşılmaktadır. Elatılan bu bölümün değeri ziraat bilirkişi raporuyla 53,33 TL olduğu saptanmıştır. Meraya baz istasyonu yapmak yoluyla elatıldığından, baz istasyonun da bütünleyici parça niteliğinde bulunmayıp, eklenti olduğundan, daha açığı sökülüp götürülebilir nitelikte olduğundan taşınmazın elatılan bölümü dava değerini oluşturmaktadır. Bu nedenle, 53,33 TL üzerinden harç ve vekalet ücreti takdiri yerine baz istasyonu ve taşınmaz zemin değeri toplamının dava değeri kabulüyle bu değer üzerinden vekalet ücreti ve harç takdiri doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun beşinci bendinin ilk satırında yer alan "36.276,25" rakamının hükümden çıkarılarak yerine "24,30" rakamının yazılmasına; hüküm sonucunun yedinci bendinin ikinci satırında yer alan "32.093,00" rakamının hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine "1.320" rakamının yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.