Esas No: 2020/12299
Karar No: 2022/733
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/12299 Esas 2022/733 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Şüpheliler Bedriye Aktolga ve diğerleri hakkında yapılan hakaret suçlamasıyla ilgili soruşturma sonucunda, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen karara karşı yapılan itirazın reddedilmesine karar verilmiştir. Ancak incelemeler sonucunda, kararın soruşturmanın genişletilmesini gerektirdiği ve yeterli araştırma yapılmaksızın verilen kararın bozulması gerektiği savunulmuştur. Ayrıca, bilirkişi inceleme raporunda yer alan ses kayıtlarının hakaret ve yalan tanıklık suçu yönünden yeterli şüphe uyandırdığı, ancak kimin tarafından yapıldığının tespit edilmediği belirtilmiştir. Kararın dayandığı kanun maddeleri ise şöyledir: 5271 sayılı CMK'nın 173/3 ve 173/4 maddeleri, 6545 sayılı Kanun'un 71. maddesi.
"İçtihat Metni"
İhbarname No : KYB - 2019/133510
Hakaret suçundan şüpheliler Bedriye Aktolga ve diğerleri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 10/05/2017 tarihli ve 2017/4937 soruşturma, 2017/3772 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 04/07/2017 tarihli ve 2017/2376 değişik iş sayılı kararını müteakip, anılan suçtan şüpheliler haklarında yapılan soruşturma neticesinde, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 14/09/2017 tarihli ve 2017/13017 soruşturma, 2017/7058 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 19/10/2017 tarihli ve 2017/4448 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre,
1- Her ne kadar ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 04/07/2017 tarihli kararı ile eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, esasen bu kararın soruşturmanın genişletilmesi anlamına geldiği, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun'un 6545 sayılı Kanun'un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile aynı Kanun’un 173/4. maddesindeki “Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi halinde Cumhuriyet savcılığından talep edilen hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra daha önceden soruşturmanın genişletilmesine karar veren merciince itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yeniden verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Dosya arasında mevcut 22/08/2017 tarihli bilirkişi inceleme raporunda dördüncü ses kaydı olarak belirtilen bölümde erkek şahıs; "gittim ona şahitlik yaptım, gittim yalancı şahitlik yaptım", beşinci ses kaydı olarak belirtilen bölümde ise dördüncü bayan olarak belirtilen şahsın "pislik ya, pislik ya, hepsi pislik ya"... "oğlumu çağırdı yalancı şahitlik yaptırdı" şeklindeki konuşma içeriklerinin hakaret ve yalan tanıklık suçundan kamu davası açmaya yeterli şüpheye vücut vermeye müsait oldukları ancak anılan seslerin kime ait olduğunun tespitinin Cumhuriyet savcılığınca yaptırılmadığı,
S/2
keza yalan tanıklık suçu yönünden de bahsi geçen yalan tanıklığın hangi dosyada ve kimin yararına yapıldığının usulünce araştırılmadığı cihetle, eksik incelemeye dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 04.02.2019 gün ve 15354 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30.12.2019 gün ve KYB/2019-133510 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-)... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 04.07.2017 tarihli kararı ile eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, esasen bu kararın soruşturmanın genişletilmesi anlamına geldiği, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun'un 6545 sayılı Kanun'un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile aynı Kanun’un 173/4. maddesindeki “Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi halinde Cumhuriyet savcılığından talep edilen hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra daha önceden soruşturmanın genişletilmesine karar veren merciince itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yeniden verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesi,
2-)Dosya arasında mevcut 22.08.2017 tarihli bilirkişi inceleme raporunda dördüncü ses kaydı olarak belirtilen bölümde erkek şahıs; "gittim ona şahitlik yaptım, gittim yalancı şahitlik yaptım", beşinci ses kaydı olarak belirtilen bölümde ise dördüncü bayan olarak belirtilen şahsın "pislik ya, pislik ya, hepsi pislik ya"... "oğlumu çağırdı yalancı şahitlik yaptırdı" şeklindeki konuşma içeriklerinin hakaret ve yalan tanıklık suçundan kamu davası açmaya yeterli şüpheye müsait oldukları ancak anılan seslerin kime ait olduğunun tespitinin Cumhuriyet savcılığınca yaptırılmadığı gibi yalan tanıklık suçu yönünden de bahsi geçen yalan tanıklığın hangi dosyada ve kimin yararına yapıldığının usulünce araştırılmadığı anlaşılmakla, eksik incelemeye dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine karar verilmesi,
Açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 19.10.2017 tarihli ve 2017/4448 değişik iş sayılı kararının CMK.nın 309/4-a. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı'na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.