Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11287
Karar No: 2012/151
Karar Tarihi: 16.01.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2011/11287 Esas 2012/151 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı bir kişi, kira alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine dair itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemiyle davalı bir kişiye dava açmıştır. Mahkeme, takibin devamına ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermiş ve bu karar hem davacı hem de davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunmamıştır. Ancak, davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, olayda kiralanan taşınmazın ayıplı olduğuna dair yeterli kanıt olmadığı ve davalı kiracının kira sözleşmesini haksız yere feshettiği tespit edilmiştir. Bu nedenle mahkeme, davacının zararının tahliyeden yeniden kiralamaya kadar geçen süre zarfındaki kira parası kadar olduğu sonucuna varmıştır. Mahkeme, Kadıköy 17. Noterliği'nin 23.07.2010 tarihli emanet teslim tutanağına dayanarak kira tutarını belirlemek için bir bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği sonucuna varmıştır. Bu nedenle, mahkeme tarafından verilen karar bozulmuştur.
Borçlar Kanunu'nun 249. ve 250. maddeleri kira sözleşmelerine ilişkin hükümleri içermektedir. Kira sözleşmesinin sonradan kullanmaya uygun hale gelmediği durumlarda, kiralayan ayıplardan sorumludur. Kiracı, uygun bir sürede ayıpların giderilmesini talep edebilir ya da akdi fesih edebilir. Kiracının kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini feshetmek istemesi durumunda, kiralayanın yeniden kiraya vermek için gayret göstermesi ve kira parasından sorumlu olması gerekmektedir.
6. Hukuk Dairesi         2011/11287 E.  ,  2012/151 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, kira alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile takibin 7604 TL üzerinden devamına fazlaya ilişkin istemin ve icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Adi kirayı düzenleyen Borçlar Kanununun 249. ve 250. maddeleri gereğince kiralanan yer kullanmaya elverişli şekilde teslim edilmemişse, ( BK.nun 249/II-III ) ya da elverişli olarak teslim edilmekle beraber sonradan kullanmaya elverişsiz hale gelmişse ( B.K. md.250 ) kiralayan yasadan kaynaklanan ayıba karşı tekeffül borcundan ötürü kiracıya karşı sorumludur. Bu gibi durumlarda kiracı Borçlar Kanununun 250. maddesinde öngörülen hüküm nedeniyle ücretten uygun bir miktarın indirilmesini isteyebileceği gibi eğer talep etmiş ve ancak ortaya çıkan ayıp kiralayan tarafından uygun sürede giderilmemişse akdin feshini de isteyebilir.
    Olayımızda taraflar arasındaki kira sözleşmesi 01.01.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli olup, kiralanan dershane olarak işletilmek üzere kiralanmıştır. Kira sözleşmesinin özel şartlar bölümünün 9.maddesinde aylık kira bedellerinin her ayın 5.günü akşamına kadar ödeneceği, herhangi bir ay kira parasının geç ödenmesi halinde kira döneminin sonuna kadarki tüm kira bedellerinin muaccel hale geleceği kararlaştırılmıştır. Davacı, kira sözleşmesindeki bu düzenlemeye dayanarak 07.07.2010 tarihinde başlattığı icra takibi ile muaccel olan Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık 2010 ayları kira bedelleri toplamı 45.600 TL"nin tahsilini istemiştir. Davalı, kiralanan taşınmazın dershane olarak kullanılması için ruhsat verilmesinde ön şart olarak belediye tarafından itfaiye yangın raporu istendiği, belediyece ruhsat işlemlerine esas yangın merdiveninin dershane ruhsatı için ön şart yapıldığını kiralayanın bunu üstlenmekten kaçındığını belirterek akdin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur. Davalı kiracı tacir olup TTK 20/2 maddesine göre basiretli bir iş adamı gibi hareket etmek zorundadır. Kira sözleşmesinin imzalandığı tarihte, 08/03/2008 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren özel öğretim kurumları yönetmeliğini bilmediğini ileri sürmesi sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Kiralananın ayıplı olması halinde akdi feshetmek isteyen davalının öncelikle uygun bir süre tayin ederek ayıbın bu zaman içerisinde giderilmesini istemesi ve bunun gerçekleşmemesi halinde akdi fesihte haklı olduğunu kanıtlamalıdır. Kiracı tarafından kiralayana gönderilen 18.06.2010 keşide tarihli ihtarnamede ruhsat alınabilmesi için taşınmazda giderilmesi gereken eksikliklerin neler olduğu belirtilmemiş ve eksikliklerin giderilmesi için uygun bir süre de verilmemiştir. Bu itibarla davada Borçlar Kanunu’nun 250. maddesinin uygulama koşulları oluşmamıştır. Bununla birlikte davalı kiracı kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı feshederek kiralananı tahliye ve teslim etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumlu olup davacı kiralayanın da kiralananın yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi, böylece zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen ödevi yapması gereklidir. Bu durumda davacının zararı, tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir. Davalının feshi haksız olduğuna göre mahkemece öncelikle kiralananın anahtarlarının teslimine ilişkin Kadıköy 17. Noterliğinin 23.07.2010 tarihli düzenleme şeklinde emanet teslim tutanağı ile ilgili işlemin ve bilgilendirmenin kiralayana ne zaman tebliğ edildiği hususu tespit edilerek bu tarihe kadarki işlemiş kira ve bu tarihten sonra ise taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği süre konusunda bilirkişi incelemesi yapılması ve sonucuna göre belirlenecek kira alacağının tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 2.bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi