17. Hukuk Dairesi 2016/9872 E. , 2016/8443 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen 23.03.2015 tarih, ... sayılı karara karşı yapılan itiraz üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 08.06.2015 tarih, ... sayılı itirazın reddine dair kararın, süresi içinde davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların murisinin sürücüsü olduğu motorsiklete asli kusurlu olarak çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacıların desteği durumunda olan eş/babalarını kaybettiğini, davalının zarardan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 26.02.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 245.074,00 TL"ye yükselterek bu bedelin tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, poliçe limiti olan 250.000,00 TL. ile sınırlı olarak ve sigortalılarının kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, tutanak ile davacıların desteğine % 25 kusur verildiğini, davadan önce temerrüde düşürülmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulü ile davacı ... 190.052,00 TL, ... için 23.515,00 TL. ve ... için 31.507,00 TL. olmak üzere toplam 245.074,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının temerüt tarihi olan 14.08.2014 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; bu karara karşı davalı sigorta şirketi Sigorta İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiş ve davalının itirazının reddine dair verilen karar, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
TBK"nun 53. maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yoksun kalınan gerçek destek miktarının tespit edilebilmesi için öncelikle desteğin sağlığında elde ettiği net gelirin doğru saptanması icap eder. Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır.
Dava dilekçesinde, desteğin inşaat kalıp ustası olarak çalışıp gelir elde ettiği iddia edilmiş; buna ilişkin olarak desteğin kalfalık belgesini sunmuştur. Hükme esas alınan 20.02.2015 tarihli aktüerya raporunda, sendikanın cevabi yazısı gereği desteğin gelirinin 3.000,00 TL. olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmış, Hakem Heyeti tarafından da bu görüş doğrultusunda davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
Oysa ki, dosya içerisinde bulunan desteğin SGK hizmet dökümü belgesinde, desteğin 30 gün çalışmasının olduğu zamanlarda asgari ücret düzeyinde gelirinin olduğu ve desteğin sürekli olarak aylık 30 gün çalışma yapmadığı görülmektedir. Bu durum karşısında sadece sendika cevabi yazısında belirtilen aylık 3.000,00 TL. gelirin, desteğin sürekli ve düzenli geliri olarak kabulü esasına dayalı hesap bilirkişi raporu yerinde olmadığı gibi hüküm kurmaya da elverişli değildir. Eksik inceleme ve hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilemez.
Desteğin, inşaat kalıp ustası olarak çalışıp gelir elde ettiği sabit olduğuna göre; desteğin tazminata esas gerçek gelirinin belirlenmesi için, SGK kayıtlarına göre ölümünden önceki geçmiş 1 yıla ilişkin gelir kayıtlarının işvereninden getirtilmesi ve gelir belirlemesi için zabıta araştırması yapılmasından sonra; içerisinde inşaat mühendisi bilirkişi de bulunan konusunda uzman bilirkişi heyetinden, inşaat kalıp ustasının yılda ortalama ne kadar çalışıp gelir elde edeceği konusunda alınacak raporla desteğin gerçek ve düzenli gelirinin belirlenmesiyle davacıların destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması konularında rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre ise (davacılar vekilinin temyiz talebi yönünden); davalı sigorta şirketinin, kazaya karışan aracın trafik sigortacısı olduğu, 2918 sayılı KTK"nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği, davacıların davadan önce davalı sigorta şirketine 28.05.2013 tarihinde başvuru yaptığı, bu tarihten sonraki 8. işgününün sonunda davalının temerrüde düştüğü gözetilerek faiz başlangıç tarihinin belirlenmeyişi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 3.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.