20. Hukuk Dairesi 2014/907 E. , 2014/6527 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve davalı ... Tic. Şti. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Orman Yönetimi, tapuda davalılar adına kayıtlı ... Köyü 261 parsel sayılı 9200 m² yüzölçümündeki taşınmazın kısmen kesinleşen orman tahdidi içerisinde kaldığı iddiasıyla tahdit içinde kalan bölümün tapu kaydının iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, davalıların müdahalesinin önlenmesine ve üzerindeki haciz şerhinin kaldırılmasına karar verilmesin talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (B) harfiyle işaretli 689 m²’lik bölümünün orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, (A) harfiyle işaretli 8511 m²’lik bölümünün aynen davalılar üzerinde bırakılmasına, haciz şerhinin kaldırılmasına ilişkin taleplerin karar kesinleştikten sonra ayrıca dava edilmesinin muhtariyetine karar verilmiş; hüküm, davacı Orman Yönetimi tarafından şerhe yönelik, davalı... Tic. Şti. tarafından esasa ve vekâlet ücretine yönelik temyiz edilmiştir. Dava kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil ile müdahalenin önlenmesi ve şerhin iptali istemlerine yöneliktir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın (B) harfiyle işaretli bölümünün orman tahdidi içinde, (A) harfiyle işaretli bölümünün orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmaktadır. Ancak, 6831 sayılı Kanunun 17/1 maddeleri gereğince “Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlenmesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır.” Bu cümleden; Devlet ormanı olduğu belirlenen taşınmazların tapu kaydının beyanlar hanesine, gerçek veya tüzel kişiler yararına zilyetliğe ve muhdesata ilişkin şerh konulamayacağı gibi haciz şerhi de konulamayacağından (B) harfiyle işaretli bölüm üzerindeki haciz şerhinin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, hüküm yerinde “haciz şerhinin kaldırılmasına ilişkin taleplerin karar kesinleştikten sonra ayrıca dava edilmesinin muhtariyetine” denilmiş olması; ayrıca, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A ve 17. maddeleri ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince "bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” hükmü gereğince davalılar aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün fıkrasının 1 numaralı bendinin dördüncü alt bendi hükümden kaldırılarak, yerine bir numaralı bendin ikinci alt bendinden yer alan “orman vasfı ile Hazine adına tesciline,” ibarelerinden sonra gelmek üzere “üzerindeki haciz şerhinin terkinine” ibaresi yazılması; ayrıca, hüküm fıkrasının 2, 3 ve 4 numaralı bentleri hükümden tamamen kaldırılarak yerine “6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/06/2014 günü oy birliği ile karar verildi.