5. Ceza Dairesi Esas No: 2018/14164 Karar No: 2019/2552 Karar Tarihi: 27.02.2019
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/14164 Esas 2019/2552 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2018/14164 E. , 2019/2552 K.
"İçtihat Metni"
Görevi kötüye kullanma suçundan şüpheli .... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, ....Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/09/2017 tarihli ve 2017/76804 soruşturma, 2017/38662 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin merci ....2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 29/03/2018 tarihli ve 2018/1987 Değişik iş sayılı Kararının; 5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen mercin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında; Dosya kapsamına göre; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 274/1. maddesinde, "Bilirkişi raporunun hazırlanması için verilecek süre üç ayı geçemez. Bilirkişinin talebi üzerine, kendisini görevlendiren mahkeme gerekçesini göstererek, süreyi üç ayı geçmemek üzere uzatabilir" şeklinde düzenleme bulunduğu, somut olayda, şüphelinin, müştekinin taraf olduğu ....1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/768 esas sayılı dosyasında bilirkişi olarak görevlendirildiği ve raporunu 1 ay içinde sunmak üzere 29/02/2016 tarihinde anılan mahkeme dosyasını teslim almasını müteakip herhangi bir mazeret sunmaksızın ve süre uzatımı talebinde bulunmaksızın mahkemesince kendisine tanınan yasal süreyi aşmak suretiyle yaklaşık 9 ay sonra 17/11/2016 tarihinde raporunu sunduğu, geçen süre zarfında ....1. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılama sürüncemede kalmakla müşteki yönünden mağduriyetin oluştuğu anlaşılmakla, görevi kötüye kullanma suçundan kamu davasının açılmasına yeterli delil ve şüphenin bulunduğu gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 17/12/2018 gün ve 94660652-105-35-13657-2018-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdi kılınmakla gereği düşünüldü:
.../... -2-
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile ....2. Sulh Ceza Hakimliğince verilen 29/03/2018 tarihli ve 2018/1987 Değişik iş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin mercince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİNE, 27/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.