7. Hukuk Dairesi 2015/45141 E. , 2016/4139 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilip, incelemenin Yargıtayca duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 23.02.2016 Salı günü belirlenen saatte davacı ... vekili Av.... ile davalı ... vekili Av.... geldi. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi.Gereği görüşüldü:
1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı vekili, müvekkilinin 17/08/2010 tarihinden iş akdinin haklı nedenle feshettiği 15/01/2013 tarihine kadar davalı işyerinde aralıksız olarak çalıştığını, davalı ... ile dava dışı ... Belediyesi ... İnşaat Ltd. Şirketi arasındaki asıl-alt işveen ilişkisinin işçi teminine yönelik ve muvazaalı olduğunu, şirketin zaten tüm hisselerinin Belediye"ye ait olduğunu, davacının Belediye"nin işçisi sayılarak davalı ... ile üyesi olduğu ... Sendikası arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinden yararlandırılması gerektiği halde yararlandırılmadığını, ücretlerinin eksik ödendiğini, sosyal yardımlardan yararlandırılmadığını, aylık ücretlerinin eksik ödenmesi nedeni ile iş sözleşmesini feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ve TİS gereği ödenmesi gereken alacaklarının ve ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili Belediye Başkanlığı"nın davada taraf ehliyetinin bulunmadığını, ayrıca kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının çalıştığı firmalar ile davalı ... Belediyesi arasında muvazaalı bir işlem olmadığını, 5393 sayılı Belediyeler Kanunu"nun 67 inci maddesi ile belediyelerin asıl işlerini de 4857 sayılı Yasa"nın 6/7 inci fıkrasındaki sınırlamalar olmaksızın alt işverene verilebileceğinin düzenlendiğini, bu açıdan bakıldığında muvazaa iddiasının kabul edilemeyeceğini, nihayet davalı idare ile diğer şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabul edilse bile davacının davalı Belediyenin taraf olduğu TİS’den faydalanmasının mümkün olamayacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İhbar olunan şirket vekili de davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davalı ... ile ihbar olunan şirket arasındaki asıl-alt işveren ilişkisinin işçi teminine yönelik olması nedeni ile muvazaalı olduğu tespiti yapıldıktan sonra, ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiş; davacının dava dışı ihbar olunan şirket ile yapılan Toplu İş Sözleşmesinden yararlanması nedeni ile Belediye"nin taraf olduğu Toplu İş Sözleşmesinden yararlanamayacağı gerekçesi TİS kaynaklı alacakların ve kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacının iş sözleşmesini feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ihtilaflıdır.
Davacı iş sözleşmesini 15.01.2013 tarihinde noterden gönderdiği ihtarname ile son 5 (beş) aydır ücretlerinin iki ay geriden ödenmesi nedeni ile feshetmiştir. Davalının sunduğu muavin defter kayıtlarına bakıldığında davacının Ekim ayı ücretinin Aralık ayında, Kasım ayı ücretinin Ocak ayında ödendiği ve dolayısıyla gecikmeli ödeme olduğu görülmektedir. Öte yandan davacının muvaazalı bir asıl-alt işveren ilişkisi içinde çalıştırıldığı, ilave tediye alacağının da ödenmediği mahkemenin kabulündedir. Hal böyle olunca davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği açıktır. Bu nedenle kıdem tazminatı talebinin kabulü yerine reddi hatalı olmuştur.
3-Davacının davalı ..."nin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin yararlanıp yararlanamayacağı ihtilaflıdır.
Mahkemece davacının aynı dönemde ihbar olunan ... Belediyesi ... İnşaat Ltd.Şirketi ile yapılan toplu iş sözleşmesinden yararlandığı gerekçesi ile Belediye"nin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı kabul edilmiş ise de, dosya içindeki bordrolardan davacının toplu iş sözleşmesinden yararlandığına dair bir veri bulunmamaktadır. İhbar olunan ... Belediyesi ... Tek.Tur.İnş.San. ve Tic.Ltd.Şti. ile davacının üyesi olduğu ... Sendikası arasında bağıtlanan Toplu İş Sözleşmesi 01.03.2013-28.02.2015 tarihlerini kapsamakta olup 13.11.2013 tarihinde imzalanmıştır. Davacı imza tarihinde şirket işçisi olmadığı gibi iş sözleşmesi 13.11.2013 tarihinde imzalanan Toplu İş Sözleşmesinin yürürlükten tarihinden önce sona ermiştir. Bu hali ile davacının ihbar olunan şirket ile ... Sendikası"nın imzaladığı Toplu İş Sözleşmesinden yararlanması mümkün olmadığı gibi, davacı baştan beri davalı ..."nin işçisi olduğuna göre davalı ... ile üyesi olduğu sendikanın bağıtladığı Toplu İş Sözleşmesinden yararlanmalıdır. Hal böyle olunca 6356 sayılı Yasanın 39/2 inci maddesine göre davacının davalı ..."nin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde sendika üyesi olup olmadığı tespit edilmeli, imza tarihinde üye ise yürürlük tarihinden; eğer imza tarihinde sendika üyesi olmayıp da sonradan sendika üyesi olmuş ise üyeliğinin davalı ..."ye bildirildiği tarih araştırılarak buna göre TİS hükümlerine göre hak kazandığı alacaklar hesap ettirilmelidir. Bu yapılırken, hesap dönemi içinde bordrolarda tahakkuk ettirilen yemek ve yol ücretleri -ödenip ödenmediği araştırılarak ödenmiş ise- TİS gereği hesap edilecek bu alacaklardan mahsup edilmelidir.
O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davacı taraf yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcını davalıya yükletilmesine,
23/02/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.