Esas No: 2014/4749
Karar No: 2014/6498
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/4749 Esas 2014/6498 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kullanım kadastrosu tespitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayılı hükmün; Dairemizin 09/09/2013 gün ve 2013/2065 E. 2013/7687 K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içindeki tüm belgeler incelenerek gereği düşünüldü.
K A R A R
... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4 madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sırasında, ... İlçesi, ... Köyü, 278 ada 2 parsel sayılı 3500,27 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine "2/B madde ve davalı gerçek kişi lehine kullanım" şerhi verilerek ... adına tarla niteliğiyle tespit edilmiştir.
Davacı ... vekili, çekişmeli taşınmazın eylemli orman niteliğinde olduğu, 2/B madde koşullarını taşımadığı halde, ... adına orman rejimi dışına çıkarıldığı iddiasıyla, orman sınırları dışına çıkarma işleminin iptal edilerek orman niteliği ile ... adına tapuya tescili ve beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın ... adına orman rejimi dışına çıkarma işleminin kesinleştiği, 2010 yılında yapılan kadastro tespitinde, kesinleşen 2/B madde alanında 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen Ek 4 maddesi uyarınca fiilî kullanım durumunun tespitinin yapıldığı, orman sınırları dışına çıkarılan ve bu işlemin kesinleştiği yerlere ilişkin açılan davalarda kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın görevli ve yetkili sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, davacı ... vekilinin temyizi üzerine hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23.03.2011 tarih ve 2010/16221 – 2011/3168 sayılı kararı ile bozulmuştur.Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [“Somut uyuşmazlıkta, çekişmeli taşınmaz hakkında 06.04.2010 tarihinde kadastro tesbit tutanağı düzenlenmiş olup, ... tarafından 3402 sayılı Kanunun 12/1 ve 26/B maddelerinde belirtilen 30 günlük askı süresi içinde dava açıldığına göre, davaya bakma görevi kadastro mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından BOZULMASINA”] denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın reddine ve dava konusu ...Köyü, 278 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, davacı ... vekilinin temyizi üzerine hüküm,Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12.04.2012 tarih ve 2011/14188 – 2011/5688 sayılı kararı ile ikinci kez bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [“Ziraat bilirkişi tarafından düzenlenen raporda çekişmeli taşınmazın % 14 eğimli olduğu, üzerinde 4 tane çam ağacı, 25 tanesi yabaniden aşılanmış, 25 tanesi ise halen yabani olmak üzere dağınık halde toplam 50 tane zeytin ağacı, pırnal meşesi ve sandal ağaçları bulunduğu, daha önceki dönemlerde pırnal çalıların kesilerek temizlendiği, ancak tekrar çimlenerek küçük çalı grupları oluşturduğu, taşınmazın içinde çok yoğun taş ve kayaların bulunduğu belirtilmiştir. Eylemli biçimde orman olan yerler 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 7 ve devamı maddeleri ile Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesi gereğince yeniden orman olarak sınırlandırılabilecektir. 4999 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 6831 sayılı Kanunun 11/5. maddesi gereğince “a) 20/06/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi, b) 23/09/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 05/06/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi, uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan, ancak fiilen orman olduğu Orman Genel Müdürlüğünce tespit edilen yerler, talep üzerine Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilir. Tahsisi yapılan bu yerler ... adına tapuya orman vasfıyla tescil edilir.” hükmü mevcuttur. Mahkemece 4999 sayılı Kanun gözetilerek eylemli orman niteliğinde olduğu anlaşılan taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından BOZULMASINA”] denilmiştir.Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kabulüne ve dava konusu ... Köyü, 278 ada 2 parsel sayılı taşınmazın orman niteliği ile ... adına tapuya tescili ile tutanağın beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesine karar verilmiş, hükmün davalı ... vekili tarafından temyizi üzerine Dairenin 09/09/2013 gün ve 2013/2065 E. 2013/7687 K. sayılı kararıyla [""Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,""] denilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 08.12.1945 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp sonuçları 07.03.1978 tarihinde, itirazları inceleme sonuçları ise, 24.09.1979 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılıp sonuçları 26.11.2002 - 25.12.2002 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen aplikasyon, sınırlaması yapılmamış yerlerde orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır.Davalı ... vekili karar düzeltme dilekçesinde; Yargıtayın onama kararında davacı talebinin 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu tesbitine itiraza ilişkin olduğu belirtilmiştir. Sözkonusu Ek - 4. maddesinin birinci fıkrası; ""6831 sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2 nci maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11. maddesinde belirtilen askı ilânı hariç diğer ilânlar yapılmaksızın, öncelikle kadastrosu yapılarak ... adına tescil edilir. Bu maddeye göre yapılacak kadastro çalışmaları ikinci kadastro sayılmaz."" şeklindedir. Ek 4 maddenin amacının daha önce orman kadastrosu yapılıp kesinleşen ve orman sınırları dışına ... adına çıkartılan yerlerde fiilî kullanım durumunu tespit etmek olduğunu, bu husus gözardı edilerek verilen bozma kararının kanuna aykırı olduğunu, kaldı ki; çekişmeli ... Köyü, 278 ada 2 parsel sayılı taşınmaza bitişik komşu olan 278 ada 3 parsel ve devamındaki 278 ada 4, 5 ve 6 parseller ile yine aynı mevkideki 228 ada 7, 279 ada 8 ve 9 parselerin aynı nedenle dava edildiğini ve Orman Yönetimince açılan davaların reddedildiğini ve 278 ada 3 parsele ilişkin kararın Dairenin 04.03.2013 gün ve 2012/8833 E. 2013/2148 K. sayılı, 278 ada 4 parsele ilişkin kararın Dairenin 04.03.2013 gün ve 2012/8826 E. 2013/2149 K. sayılı, 278 ada 5, 6, parseller ile yine aynı mevkideki 228 ada 7, 279 ada 8 ve 9 parselere ilişkin kararın 18.03.2013 gün ve 2012/12611 E. 2013/2878 K. sayılı kararı ile onanarak kesinleştiğini, Dairenin 12.04.2012 tarih ve 2011/14188 - 2011/5688 sayılı kesin bozmasının maddi hatadan kaynaklandığını, taşınmazın orman olduğuna ilişkin hiçbir kanıt olmadığını ve memeleket haritası ve hava fotoğraflarında açık alan olduğunu, orman olmadığını, aksine zeytin bahçesi olduğunu ileri sürerek onama kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.Davalı ... vekilinin karar düzeltme dilekçesinin incelenmesinde; eldeki dava, 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116, 6831 ve 1744 sayılı kanunlar ile 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde ve 2/B madde uygulamaları yapılarak kesinleşmiştir. 2010 yılında 5831 sayılı Kanuna göre sınırlaması yapılıp kesinleşen 2/B alanlarında kullanım kadastrosu yapılmıştır.
Kural olarak; 5831 sayılı Kanunun amacının, orman kadastrosu yapılıp kesinleşen ve bilim ve fen bakımından nitelik yitirmesi nedeniyle ... adına orman sınırları dışına çıkartılan yerlerde fiili kullanım durumunu tespit etmek olduğu ve taşınmazın niteliğine yönelik iddiaların bu yasaya göre dinlenme olanağı bulunmadığı açıktır. Somut olayda; çekişmeli taşınmaz, çevre taşınmazlarla birlikte P. LIV 2/B alanında kalmaktadır. Çekişmeli ... Köyü, 278 ada 2 parsel sayılı taşınmaza bitişik komşu olan 278 ada 3 parsel ve devamındaki 278 ada 4, 5 ve 6 sayılı parseller ile yine aynı mevkideki 228 ada 7, 279 ada 8 ve 9 sayılı parselerin aynı nedenle dava edildiği ve Orman Yönetimince açılan davaların reddedildiği ve 278 ada 3 sayılı parsele ilişkin kararın Dairenin 04.03.2013 gün ve 2012/8833 E. 2013/2148 K. sayılı, 278 ada 4 sayılı parsele ilişkin kararın Dairenin 04.03.2013 gün ve 2012/8826 E. 2013/2149 K. sayılı, 278 ada 5 ve 6 sayılı parseller ile yine aynı mevkideki 228 ada 7, 279 ada 8 ve 9 sayılı parselere ilişkin kararın 18.03.2013 gün ve 2012/12611 E. 2013/2878 K. sayılı ilâmları ile onanarak kesinleştiği, taşınmazların orman olduğuna ilişkin hiçbir kanıt olmadığı ve memeleket haritası ve hava fotoğraflarında açık alan olduğu, orman olmadığı, aksine zeytin bahçesi olduğu anlaşıldığına göre, Dairenin 12.04.2012 tarih ve 2011/14188 – 2011/5688 sayılı kesin bozmasının maddi hatadan kaynaklandığı; maddi hata, usulî kazanılmış hakkın istisnasını teşkil edeceğinden, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile kesin bozmaya dayalı onama kararının kaldırılarak davanın kabulüne ilişkin yerel mahkeme kararının, kesinleşen komşu parsellere ilişkin ilamlarda dikkate alınarak taşınmazın eylemli orman olup olmadığı konusunda yeniden araştırma ve değerlendirmeye yönelik olarak bozulması gerekmiştir. Bu nedenle; mahkemece, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile 1980 ve 1990 lı yıllara ait memleket haritası ve hava fotoğrafları ve amenajman planları ayrı ayrı bulunduğu yerlerden istenip getirtilerek, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişiler kurulu yardımıyla yeniden yapılacak keşifte, 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosu ve Aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritası, kesinleşen orman kadastrosu, varsa aplikasyon ve 2/B madde uygulama haritalarının ölçekleri kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de bu haritaların ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, bu haritalar birbiri üzerine aplike edilerek düzenlenecek bu haritalarda komşu ve yakın komşu parsellerin birlikte gösterilmesi; yine, değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 6 ya da 7 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde, dava konusu taşınmaz ile komşu taşınmazların, memleket haritası, kadastro paftası, orman kadastro haritası ile aplikasyon ve 2/B madde uygulama haritasına göre konumu ve orman kadastro haritasındaki sınır noktaları ile varsa aplikasyon haritasındaki sınır noktaları bu haritalar ile paftaların tümü üzerinde ayrı renkli kalemlerle çizilip gösterilmeli, ve değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6 - 7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmeli, ayrıca; Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen komşu parsellere ilişkin ilâmlar da dikkate alınarak çekişmeli taşınmazın eylemli orman olup olmadığı konusunda yeniden araştırma ve değerlendirme yapılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile KABULÜ ile Dairenin 09/09/2013 gün ve 2013/2065 E. 2013/7687 K. sayılı ONAMA kararının ortadan KALDIRILMASINA ve yerel mahkemenin 12.12.2012 gün ve 2012/148 Esas - 2012/530 Karar sayılı hükmünün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/06/2014 günü oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.