19. Hukuk Dairesi 2016/15805 E. , 2018/885 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının davalı bankadan kredi kartı aldığını ve karttan doğan borcunu ödeyemediğini, davalı bankanın ... 24.İcra Müdürlüğü’ nün 2014/16436 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, haciz kararı olmadan bankada bulunan emekli maaş hesabından kesinti yapılmaya başlandığını, ayrıca davacının aynı bankada bulunan babasından kalan yetim maaşına bloke konulduğunu ve kesinti yapıldığını, davacının emekli maaşı hesabından 5.333,00 TL, yetim maaşından ise 1.808,31 TL olmak üzere toplam 7.141,31 TL haksız kesinti yapıldığını belirterek, öncelikle emekli maaşı ve yetim maaşı üzerinde bulunan blokenin kaldırılmasını ve haksız tahsil edilen toplam 7.141,31 TL" iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıdan borcundan dolayı 7.377,43 TL kesinti yapıldığını, davacının iki ayrı maaşı bulunduğunu, aylık gelirinin 2.705,00 TL olarak kabul edilebileceğini, bankanın yaptığı kesintilerle davacıyı asgari yaşam giderlerini karşılayamayacak duruma sokmadığını, davacının iyi niyetli olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının tabi olduğu 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 93. maddesindeki düzenleme gereği gelir, aylık ve ödenekler, hak sahibinin muvafakatinin bulunması halinde haczi mümkün hale geldiği, yargılamaya konu olayda "haciz"söz konusu olmadığı, hacizden önceki bir dönemde, alacaklı banka ile yaptığı bir temlikname ve taahhütname söz konusu olduğu, İ.İ.K.nun "önceden yapılan anlaşmalar" başlıklı 83/a maddesinde;"82 ve 83.maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir" şeklinde düzenleme bulunduğu, bu durumda davalı bankanın yaptığı kesintilerin haksız ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taraflar arasında akdedilen bireysel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmede bankanın rehin, hapis ve takas hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Bu durumda kredi sözleşmeleri ve davacıdan alınan ek sözleşmedeki taahhütü kapsamında davacının davalı banka nezdinde ki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir. Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir. Mahkemece bu açıklamalar karşısında sözleşme hükümleri ve verilen taahhüt değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 22/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.