7. Ceza Dairesi Esas No: 2015/4009 Karar No: 2017/11025
5607 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2015/4009 Esas 2017/11025 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığa 5607 sayılı yasaya aykırılık suçundan alt sınırın altında ceza verilerek yapılan hata ve diğer gerekçeler nedeniyle verilen hükümlülük ve müsadere cezalarını bozmuştur. Kararda, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurlarının dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nun 3/1. maddesi ve 61. maddesi ile ilgili olarak alt ve üst sınırlar arasında suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurlarının dikkate alınması gerektiği açıklandı. Ayrıca, kararda 5327 TCK'nin 50/6. maddesi ile ilgili \"yaptırım\" ibaresinin \"tedbir\" olarak değiştirilmesi ve infaz yetkisinin kısıtlanması ile ilgili yasal düzenlemelere de değinilmiştir. Kararda, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerini iptal ettiği
7. Ceza Dairesi 2015/4009 E. , 2017/11025 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1- 5237 sayılı TCK.nun 3/1. madde fıkrasındaki “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur.” düzenlemesi ile aynı yasanın 61. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurlarının dikkate alınması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre sanığın benzer olaylarla karşılaştırıldığında fiil, eylem ile ceza arasındaki dengeyi bozacak şekilde alt sınırdan uzaklaşarak teşdit uygulanmasını gerektirmediği halde, yasada belirtilen artırım gerekçeleri tekrarlanarak hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde sanık hakkında fazla ceza tayini, 2- 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5327 TCK.nun 50/6. maddesinde yer alan “yaptırım” ibaresinin “tedbir” olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. ve yine 18.06.2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının yürürlükten kaldırılmış olması göz önüne alındığında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde, verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi, 3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 Tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 4- Sanığın, tekerrüre esas alınan mahkumiyetine ilişkin TCK.nun 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 253. maddesine göre uzlaşma kapsamında kaldığı anlaşılmakla; bu suç yönünden uzlaştırma hükümlerinin uygulanıp uygulanmadığı mahkemesinden araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 5- Araç maliki olduğu anlaşılan ..."ın adresi tespit edilip malen sorumlu sıfatı ile duruşmadan haberdar edilmeden yokluğunda yargılama yapılarak hüküm verildiği gözetilerek; nakil aracının kayden maliki dinlenerek, sürücü belgesinin olup olmadığı ve aracın sürekli olarak kimin kullanımında olduğu ile iyi niyetli üçüncü kişiye ait olup olmadığı değerlendirilip, tartışılarak sonucuna göre nakil aracının müsaderesi ... da iadesi yönünde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde müsadere kararı verilmesi, Yasaya aykırı, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2017 günü oybirliği ile karar verildi.