Esas No: 2019/8623
Karar No: 2021/363
Karar Tarihi: 27.01.2021
Danıştay 8. Daire 2019/8623 Esas 2021/363 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/8623
Karar No : 2021/363
DAVACI : … Limited
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1-… Bakanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
2- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
Dava, mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının … günlü işlemi ile Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu Tamimin 1. maddesi ile Petrol Kanunu ve Petrol Tüzüğü'ne aykırı olarak eğitim mükellefiyetinin uygulama alanının arama ruhsatnamesi kapsamında çalıştırılan yabancıları da kapsayacak şekilde genişletildiği, normlar hiyerarşisine aykırı olarak getirilen düzenlemede hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı ve bu sebeple Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinin iptali gerektiği öne sürülmüştür.
Petrol Kanunu'nun 120. maddesi ve Petrol Tüzüğü'nün 65. maddesinde yalnızca işletmeciler ve belge sahiplerinin istihdam ettiği yabancı personel için eğitim mükellefiyetine tabi olduğunun düzenlendiği, dava konusu işlemle davacı şirkete eğitim mükellefiyeti yüklendiği dönemde ise davacı şirketin faaliyetlerinin arama ruhsatı kapsamında olduğu, bu sebeple bu dönemde çalıştırılan yabancı personel için davacı şirketin eğitim mükellefiyetine tabi tutulmasına imkan bulunmadığı, öte yandan aksi kabul edilse dahi yükümlülük süresi hesabının hatalı yapıldığı, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı, bu sebeplerle dava konusu işlemlerin iptali gerektiği ileri sürülmüştür.
DAVALININ SAVUNMASI :
Dava konusu düzenleme yönünden, 6326 sayılı Kanun'un ilgili hükümlerinde, eğitim mükellefiyetinden arayıcının muaf olduğuna yönelik bir istisna olmadığı, mevzuatta eğitim mükellefiyetinin ruhsat bazında yapılmadığı, "işletmeci ve belge sahipleri"nin eğitim mükellefiyetine tabî olduğu ve bu konuda mevzuat hükümlerinin tereddüte mahal bırakmayacak şekilde açık ve net olarak düzenlendiği, dava konusu düzenlemede hukuka ve mevzuata aykırı bir yön bulunmadığı belirtilmiştir.
Dava konusu işlemler yönünden ise davalı idareye ait kayıtlar üzerinden yapılan incelemede davacı şirketin hak ve vecibelerle mükellef olduğu hisse oranının %87,75 olduğu, bu oranlar üzerinden yapılan hesaplamada, şirketin eğitim mükellefiyetinin 31.12.2008 tarihi itibariyle 39 yıl, 8 ay, 22 gün olduğunun tespit edildiği, dava konusu işlemlerde hukuka ve mevzuata aykırı yön bulunmadığından, davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin 22/09/2010 günlü, 5495 sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının … günlü işlemi ile Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki … günlü, … sayılı Tamiminin 1. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay Sekizinci Dairesinin 04/02/2015 günlü, E:2011/193, K:2015/407 sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 14/03/2018 tarih ve E:2015/4332, K:2018/903 sayılı kararıyla Danıştay Sekizinci Dairesinin kararı bozulmuştur.
2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulunun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay Dava Dairelerinin nihai kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği, 49. maddesinin 4. fıkrasında ise Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50'nci madde hükümlerinin kıyasen uygulanacağı öngörülmüştür. 2577 sayılı Yasanın 49. maddesinin 4. fıkrasında yer alan düzenleme ile Danıştay Dava Dairelerine, ilk derecede bakılan davalarla ilgili bozma kararlarına karşı eski kararlarında ısrar edebilme yetkisi tanınmadığından, dava konusu edilen Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nün 22/09/2010 günlü, 5495 sayılı işlemi ve bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın reddine ilişkin 01.11.2010 tarihli işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin 22/09/2010 günlü, 5495 sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 01/11/2010 günlü işlemi ile Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinin iptali istemiyle açılan davada; davanın reddi yolunda Danıştay Sekizinci Dairesince verilen 04/02/2015 tarih ve E:2011/193,K:2015/407 sayılı karar; temyiz incelemesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 14/03/2018 tarih ve E:2015/4332,K:2018/903 sayılı kararıyla “ öncelikle davacının, dava konusu işlemlerden Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki … günlü, … sayılı
Tamiminin 1. maddesine yönelik iddialarının incelenmesinden, bu işlemle ilgili olarak "arama" ibaresine itiraz edildiği, 1. maddenin diğer kısımlarıyla ilgili bir iddianın bulunmadığı anlaşıldığından, davanın Tamimin 1. maddesiyle ilgili kısmının "arama" ibaresiyle sınırlandırılması suretiyle işin esasına geçildi.
16/03/1954 günlü, 8659 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6326 sayılı mülga Petrol Kanununun 119. ve 120. maddelerinin ilk halinde;
"Madde 119: 1 - Bir petrol hakkı sahibinin, petrol ameliyatının ifası için kendisine lüzumlu olabilecek yabancı idare ve meslekî personelle mütehassıs işçileri Türkiye'de istihdamına, Vekilin tasvibiyle Petrol dairesince müsaade edilebilir.
2 - Birinci fıkra mucibince verilen müsaadelere ve bunlara müsteniden çalışan yabancılara ve petrol hakkı sahiplerine 2007 numaralı kanun hükümleri tatbik edilmez.
Madde 120: 1 - Petrol hakkı sahipleri, 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında İhtisas kazanmaları için yabancı memleketlerin ilmî veya meslekî müessese ve İşletmelerinde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını deruhde ederek sağlarlar.
2 - İhtisas yapacak kimseleri ve bunların gönderileceği yerleri petrol hakkı sahibiyle petrol dairesi birlikte tesbit eder." düzenlemelerine yer verilmişken, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle, 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin 1. fıkrası, "İşletmeciler ve belge sahipleri 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında ihtisas kazanmaları için yabancı memleketlerde veya Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye'deki İlmi veya meslekî müessese veya işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarım deruhde ederek sağlarlar." şeklinde değiştirilmiştir.
Anılan maddedeki değişikliğin gerekçesi TBMM 220 Nolu Komisyon raporunda, "Kanunda Petrol ameliyatının her safhasında petrol hakkı sahibine personel yetiştirmek mükellefiyeti yüklemektedir. Halbuki, petrol hakkı sahibi ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra a'fond perdu çalışmaktan kurtulmakta ve bir sanayi kurma durumuna vâsıl olmaktadır. Bu durumdan evvelki safhalar ancak muvakkat mahiyet arz etmekte ve binaenaleyh, sonu belli olmıyan bu safhalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalini ortaya koymaktadır. Bu itibarla, fıkra değiştirilerek işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti tahmil edilmiştir. Aynı zamanda eğitim ve staj görecek personelin Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye 'de de yetiştirilmesine mesağ verilmiştir." şeklinde açıklanmıştır.
Anılan 120. maddenin 1. fıkrası son halini ise, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle almış olup, yürürlükten kaldırılmadan önceki hali aşağıdaki gibidir.
"İşletmeciler ve belge sahipleri istihdam ettikleri yabancı şahıslar sayısının yüzde 25 inden aşağı sayıda olmamak üzere Türk vatandaşlarının (Devlet memurları hariç) petrol ameliyelerinin her safhasında ihtisas kazanmalarını sağlamak için yabancı memleketlerde veya
Genel Müdürlükçe uygun görüldüğü oranda Türkiye'deki ilmi ve mesleki kurum ve işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını üzerlerine almak suretiyle, temin ederler."
Öte yandan, Petrol Tüzüğünün "Eğitim ve staj yaptırma yükümlülüğü" başlıklı 66. maddesinde,"İşletmeci veya belge hakkı sahibi doğrudan veya müteahhidi eliyle Türkiye'de bir önceki takvim yılı içinde çalıştırdığı yabancı personel sayısının % 25'i oranında Türk yurttaşına, harcamalarını üstlenerek egitim ve staj yaptırır. Yurt içi veya yurt dışında staj veya egitim yapılacak yerler, süreleri ve elemanların seçimi petrol hakkı sahibi ve Genel Müdürlükçe birlikte belirlenir. Bir yıl içinde çalışan yabancı personel sayısıyla bunların çalıştıkları aylar çarpılarak 12 ye bölünür. Bulunan sayı o yıl içinde çalışan yabancı personel sayısını verir. Bu hesaplamada iki aydan az çalışan yabancı personel dikkate alınmaz. Bir yıl içinde çalışan yabancı personele oranla yurt dışına gönderilecek Türk vatandaşlarının sayısı azaltılarak görecekleri egitim ve staj süresi aynı oranda uzatılabilir. " kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … günlü, … sayılı İnceleme Raporunda; 01/01/2003-31/12/2007 dönemi için eğitim mükellefiyet süresinin 2007 sonu itibarıyla (14.183 gün) 39 yıl 9 ay 8 gün olduğu belirlenerek, 28/05/2008 tarihli Genel Müdürlük yazısı ile anılan şirkete tebliğ edildiği, tebliğ üzerine şirket tarafından 23/01/2009 tarihli yazı ile Genel Müdürlüğe müracaat edilerek; 2005 ve 2008 yıllarında şirketleri bünyesinde staj yaptırıldığı iddia edilen ve sehven müfettişlere ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne bildirilmediği belirtilen 15 kişiye ait liste sunularak bu kişilere ait staj gün sayısının müfettişlerce tesbit edilen mükellefiyetten düşülmesinin istendiği, söz konusu yazı üzerine yeniden yapılan inceleme neticesinde düzenlenen … günlü, … sayılı Raporla, çalıştırıldığı beyan edilen kişilerin ve bu kişilere ait çalışma yerleri ile eğitim sürelerinin Kanun ve Tüzük hükümleri çerçevesinde petrol hakkı sahibi ve Genel Müdürlükçe müştereken belirlenmediğinden, bunlara ait olduğu iddia edilen hizmetlerin mevzuatta öngörülen eğitim hizmetleri ile ilişkilendirilemeyeceği, konu ile ilgili daha önceki 10/04/2008 tarihli inceleme raporu ve şirkete gönderilen 28/05/2008 tarihli tebligat çerçevesinde işlem yapılmasının yerinde olacağına karar verildiği, öte yandan, anılan şirketin 01/01/2008-31/12/2008 dönemi yükümlülük sürelerinin incelenmesi sonucu düzenlenen … günlü, … sayılı rapor ile; şirketin 31/12/2008 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin (2007'den gelen devir ile birlikte) 39 yıl 8 ay 22 gün olarak hesaplandığı, … günlü, … sayılı yazı ile … Ltd.Şirketine bildirildiği, bunun üzerine; şirketin 2009 yılında satışı sonucu el değiştirmesi ve … Ltd.Şirketi adı altında faaliyetini sürdürmesi sonucu; davacı … Ltd'nin … günlü, … sayılı yazı ile; şirketlerinin "… Ltd" ticari unvanı altında faaliyet gösterdiği dönemden gelen ve 39 yıl 9 ay 8 gün olarak tesbit edilen eğitim mükellefiyet süresinin Gaziantep ve Bolu Petrol bölgelerindeki mevcut hisseleri oranında dağılımının yapılması, ayrıca, şirketleri üzerinden staj yapmış ve/veya yapmakta olan personel çalışma sürelerinin dikkate alınmasının talep edildiği, bu yazı üzerine Teftiş Kurulu Müfettişlerince yeniden yapılan inceleme sonucu düzenlenen … günlü, … sayılı raporla; 39 yıl 9 ay 8 gün olan eğitim mükellefiyetinin 01/01/2003-31/12/2007 dönemine ait olduğu ve bu dönemde … Ltd.Şirketinin Bolu Petrol Bölgesindeki sahalardaki hisse oranının % 87,75 olduğu ve anılan eğitim mükellefiyeti hesaplamasının da bu oran dikkate alınmak suretiyle tesbit edildiği, … Ltd Şirketince yazılan yazıda, arama ve işletme sahalarındaki hisse oranlarının eğitim mükellefiyetlnin tesbit edilen dönemden farklı gösterilmek suretiyle yanıltıcı ve gerçek dışı beyanda bulunulduğu, 31/12/2008 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin ise 39 yıl 8 ay 22 gün olduğu, söz konusu mükellefiyetin 2009 yılı başı itibarıyla … Ltd.Şirketine devredilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varıldığı, söz konusu raporun 28/04/2010 tarihinde onaylandığı, bu arada Genel Müdürlük olurları ile … Ltd.Şirketinin 01/01/2009-31/12/2009 dönemi eğitim mükellefiyetinin de incelenmesi sonucu düzenlenen 19/04/2010 günlü, 2010/8 sayılı raporda; 31/12/2009 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin (2008'den gelen devir ile birlikte ) 13.712 gün olarak hesaplandığı, 22/09/2010 günlü, 5495 sayılı yazı ile davacıya tebliğ edilmesi üzerine; davacı şirket tarafından 12/10/2010 günlü dilekçe ile itiraz edildiği, itirazın Bakan tarafından reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin yürürlükte olduğu dönem içerisinde uğradığı değişiklikler ve bunların gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde; Kanunun ilk halinde, eğitim mükellefiyetinin petrol hakkı sahipleri için öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Petrol hakkının tanımı ise, anılan Kanunun 3. maddesinin 18. fıkrasında, bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi biri olarak yapılmıştır. Bununla birlikte, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle 120. maddenin 1. fıkrası değiştirilerek petrol hakkı sahipleri yerine işletmeciler ve belge sahipleri ifadesine yer verilmiş ve bu değişikliğin gerekçesi yukarıda da belirtildiği üzere, petrol hakkı sahibinin ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra bir sanayi kurma durumuna vâsıl olması, bundan önceki aşamaların geçici olup, sonu belli olmayan bu aşamalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalinin bulunması, bu nedenle, fıkranın işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti yükleyecek şekilde değiştirilmesi gerekliliği ile açıklanmıştır. Bu maddede, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle yapılan değişiklikle de işletmeci ve belge sahibi ifadesi korunmuştur.
Diğer taraftan, arama, arama ruhsatnamesi, işletme ruhsatnamesi, belge, arayıcı, işletmeci, belge sahibi gibi kavramların mülga Kanunun 3. maddesinde açıklandığı görülmektedir. Buna göre; " Bu kanunda kullanılan terimlerin delalet ettiği manalar aşağıda gösterilmiştir:
5. a) Petrol araştırılması ile ilgili olmak üzere arazinin yerden ve havadan topografik, jeolojik, jeofizik, jeoşimik ve benzeri usullerle mesaha ve tetkik edilmesine ve-arama sondajları hariç-lüzumlu ameliye, tecrübe ve jeolojik malümat almak maksadiyle sondajlar yapılmasına "jeolojik istikşaf";
b) Petrol bulmak veya petrollü arazinin vüsatini tesbit etmek maksadiyle tecrübe kuyuları açılmasına "arama sondajı";
c) (a) ve (b) fıkralarındaki ameliyelerin hepsine birden "arama";
10. a) Bu kanuna göre verilen petrol arama ruhsatnamesine "arama ruhsatnamesi";
11. a) Bu kanuna göre verilen petrol işletme ruhsatnamesine "işletme ruhsatnamesi"
13. Arama, keşif, inkişaf ve istihsalden başka bir petrol ameliyatı yapmak üzere bu kanuna göre verilen müsaadeye "belge";
16. Arama ruhsatnamesi sahibine "arayıcı";
17. İşletme ruhsatnamesi sahibine "işletmeci";
18. Bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi birine "petrol hakkı" ...denilir.
Yukarıdaki açıklamalar karşısında, Petrol Kanununun 120. maddesi ile getirilen eğitim mükellefiyetinin, yalnızca aynı Kanunda tanımı yapılan işletmeci ve belge sahipleri için öngörüldüğü, arama faaliyetleri için Kanunun ilk halinde yükümlülük getirilmekte ise de, bunun 1955 yılında yukarıda açıklanan gerekçe ile kaldırıldığı ve uyuşmazlık tarihinde de arama faaliyetleri için böyle bir yükümlülükten bahsetmeye olanak bulunmadığı açıktır.
Bu durumda, arama faaliyetini de eğitim yükümlülüğü kapsamına alan dava konusu Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinde yer alan "arama" ibaresinde, davacının arama ruhsatı kapsamındaki faaliyetleri dolayısıyla kendisine eğitim yükümlülüğü çıkarılmasına ilişkin dava konusu … günlü, … sayılı işlemde ve bu işleme karşı yaptığı itirazın reddedilmesine ilişkin … günlü işlemde mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmamaktadır.” gerekçesiyle bozulmuştur.
2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulunun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay Dava Dairelerinin nihai kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği, 49. maddesinin 4. fıkrasında ise Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50'nci madde hükümlerinin kıyasen uygulanacağı öngörülmüştür. 2577 sayılı Yasanın 49. maddesinin 4. fıkrasında yer alan düzenleme ile Danıştay Dava Dairelerine, ilk derecede bakılan davalarla ilgili bozma kararlarına karşı eski kararlarında ısrar edebilme yetkisi tanınmamıştır.
Açıklanan nedenlerle Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün … günlü, … sayılı işleminin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının … günlü işleminin ve … günlü, … sayılı Tamimin 1. maddesinde yer alan “arama” ibaresinin iptali gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava, mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının … günlü işlemi ile Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Dairemizin, 04/02/2015 günlü, E:2011/193, K:2015/407 sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir. Anılan kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine, İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 14/03/2018 tarih ve E:2015/4332, K:2018/903 sayılı kararıyla Dairemiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bu nedenle, bozma kararı gözönünde bulundurularak, yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
Dava, mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının .. günlü işlemi ile Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Öncelikle davacının, dava konusu işlemlerden Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün eğitim mükellefiyeti hakkındaki 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesine yönelik iddialarının incelenmesinden, bu işlemle ilgili olarak "arama" ibaresine itiraz edildiği, 1. maddenin diğer kısımlarıyla ilgili bir iddianın bulunmadığı anlaşıldığından, davanın Tamimin 1. maddesiyle ilgili kısmının "arama" ibaresiyle sınırlandırılması suretiyle işin esasına geçildi.
16/03/1954 günlü, 8659 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6326 sayılı mülga Petrol Kanununun 119. ve 120. maddelerinin ilk halinde;
"Madde 119: 1 - Bir petrol hakkı sahibinin, petrol ameliyatının ifası için kendisine lüzumlu olabilecek yabancı idare ve meslekî personelle mütehassıs işçileri Türkiye'de istihdamına, Vekilin tasvibiyle Petrol dairesince müsaade edilebilir.
2 - Birinci fıkra mucibince verilen müsaadelere ve bunlara müsteniden çalışan yabancılara ve petrol hakkı sahiplerine 2007 numaralı kanun hükümleri tatbik edilmez.
Madde 120: 1 - Petrol hakkı sahipleri, 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında İhtisas kazanmaları için yabancı memleketlerin ilmî veya meslekî müessese ve İşletmelerinde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını deruhde ederek sağlarlar.
2 - İhtisas yapacak kimseleri ve bunların gönderileceği yerleri petrol hakkı sahibiyle petrol dairesi birlikte tesbit eder." düzenlemelerine yer verilmişken, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle, 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin 1. fıkrası, "İşletmeciler ve belge sahipleri 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında ihtisas kazanmaları için yabancı memleketlerde veya Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye'deki İlmi veya meslekî müessese veya işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarım deruhde ederek sağlarlar." şeklinde değiştirilmiştir.
Anılan maddedeki değişikliğin gerekçesi TBMM 220 Nolu Komisyon raporunda, "Kanunda Petrol ameliyatının her safhasında petrol hakkı sahibine personel yetiştirmek mükellefiyeti yüklemektedir. Halbuki, petrol hakkı sahibi ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra a'fond perdu çalışmaktan kurtulmakta ve bir sanayi kurma durumuna vâsıl olmaktadır. Bu durumdan evvelki safhalar ancak muvakkat mahiyet arz etmekte ve binaenaleyh, sonu belli olmıyan bu safhalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalini ortaya koymaktadır. Bu itibarla, fıkra değiştirilerek işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti tahmil edilmiştir. Aynı zamanda eğitim ve staj görecek personelin Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye 'de de yetiştirilmesine mesağ verilmiştir." şeklinde açıklanmıştır.
Anılan 120. maddenin 1. fıkrası son halini ise, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle almış olup, yürürlükten kaldırılmadan önceki hali aşağıdaki gibidir.
"İşletmeciler ve belge sahipleri istihdam ettikleri yabancı şahıslar sayısının yüzde 25 inden aşağı sayıda olmamak üzere Türk vatandaşlarının (Devlet memurları hariç) petrol ameliyelerinin her safhasında ihtisas kazanmalarını sağlamak için yabancı memleketlerde veya Genel Müdürlükçe uygun görüldüğü oranda Türkiye'deki ilmi ve mesleki kurum ve işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını üzerlerine almak suretiyle, temin ederler."
Öte yandan, Petrol Tüzüğünün "Eğitim ve staj yaptırma yükümlülüğü" başlıklı 66. maddesinde,"İşletmeci veya belge hakkı sahibi doğrudan veya müteahhidi eliyle Türkiye'de bir önceki takvim yılı içinde çalıştırdığı yabancı personel sayısının % 25'i oranında Türk yurttaşına, harcamalarını üstlenerek egitim ve staj yaptırır. Yurt içi veya yurt dışında staj veya egitim yapılacak yerler, süreleri ve elemanların seçimi petrol hakkı sahibi ve Genel Müdürlükçe birlikte belirlenir. Bir yıl içinde çalışan yabancı personel sayısıyla bunların çalıştıkları aylar çarpılarak 12 ye bölünür. Bulunan sayı o yıl içinde çalışan yabancı personel sayısını verir. Bu hesaplamada iki aydan az çalışan yabancı personel dikkate alınmaz. Bir yıl içinde çalışan yabancı personele oranla yurt dışına gönderilecek Türk vatandaşlarının sayısı azaltılarak görecekleri egitim ve staj süresi aynı oranda uzatılabilir. " kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … günlü, … sayılı İnceleme Raporunda; 01/01/2003-31/12/2007 dönemi için eğitim mükellefiyet süresinin 2007 sonu itibarıyla (14.183 gün) 39 yıl 9 ay 8 gün olduğu belirlenerek, … tarihli Genel Müdürlük yazısı ile anılan şirkete tebliğ edildiği, tebliğ üzerine şirket tarafından … tarihli yazı ile Genel Müdürlüğe müracaat edilerek; 2005 ve 2008 yıllarında şirketleri bünyesinde staj yaptırıldığı iddia edilen ve sehven müfettişlere ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne bildirilmediği belirtilen 15 kişiye ait liste sunularak bu kişilere ait staj gün sayısının müfettişlerce tesbit edilen mükellefiyetten düşülmesinin istendiği, söz konusu yazı üzerine yeniden yapılan inceleme neticesinde düzenlenen … günlü, … sayılı Raporla, çalıştırıldığı beyan edilen kişilerin ve bu kişilere ait çalışma yerleri ile eğitim sürelerinin Kanun ve Tüzük hükümleri çerçevesinde petrol hakkı sahibi ve Genel Müdürlükçe müştereken belirlenmediğinden, bunlara ait olduğu iddia edilen hizmetlerin mevzuatta öngörülen eğitim hizmetleri ile ilişkilendirilemeyeceği, konu ile ilgili daha önceki 10/04/2008 tarihli inceleme raporu ve şirkete gönderilen 28/05/2008 tarihli tebligat çerçevesinde işlem yapılmasının yerinde olacağına karar verildiği, öte yandan, anılan şirketin 01/01/2008-31/12/2008 dönemi yükümlülük sürelerinin incelenmesi sonucu düzenlenen 27/03/2009 günlü, 101 sayılı rapor ile; şirketin 31/12/2008 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin (2007'den gelen devir ile birlikte) 39 yıl 8 ay 22 gün olarak hesaplandığı, … günlü, … sayılı yazı ile … Ltd.Şirketine bildirildiği, bunun üzerine; şirketin 2009 yılında satışı sonucu el değiştirmesi ve … Ltd.Şirketi adı altında faaliyetini sürdürmesi sonucu; davacı … Ltd'nin … günlü, … sayılı yazı ile; şirketlerinin "… Ltd" ticari unvanı altında faaliyet gösterdiği dönemden gelen ve 39 yıl 9 ay 8 gün olarak tesbit edilen eğitim mükellefiyet süresinin Gaziantep ve Bolu Petrol bölgelerindeki mevcut hisseleri oranında dağılımının yapılması, ayrıca, şirketleri üzerinden staj yapmış ve/veya yapmakta olan personel çalışma sürelerinin dikkate alınmasının talep edildiği, bu yazı üzerine Teftiş Kurulu Müfettişlerince yeniden yapılan inceleme sonucu düzenlenen … günlü, … sayılı raporla; 39 yıl 9 ay 8 gün olan eğitim mükellefiyetinin 01/01/2003-31/12/2007 dönemine ait olduğu ve bu dönemde … Ltd.Şirketinin Bolu Petrol Bölgesindeki sahalardaki hisse oranının % 87,75 olduğu ve anılan eğitim mükellefiyeti hesaplamasının da bu oran dikkate alınmak suretiyle tesbit edildiği, … Ltd Şirketince yazılan yazıda, arama ve işletme sahalarındaki hisse oranlarının eğitim mükellefiyetlnin tesbit edilen dönemden farklı gösterilmek suretiyle yanıltıcı ve gerçek dışı beyanda bulunulduğu, 31/12/2008 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin ise 39 yıl 8 ay 22 gün olduğu, söz konusu mükellefiyetin 2009 yılı başı itibarıyla Tiway Turkey Ltd.Şirketine devredilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varıldığı, söz konusu raporun 28/04/2010 tarihinde onaylandığı, bu arada Genel Müdürlük olurları ile … Ltd.Şirketinin 01/01/2009-31/12/2009 dönemi eğitim mükellefiyetinin de incelenmesi sonucu düzenlenen 19/04/2010 günlü, 2010/8 sayılı raporda; 31/12/2009 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin (2008'den gelen devir ile birlikte ) 13.712 gün olarak hesaplandığı, … günlü, … sayılı yazı ile davacıya tebliğ edilmesi üzerine; davacı şirket tarafından 12/10/2010 günlü dilekçe ile itiraz edildiği, itirazın Bakan tarafından reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin yürürlükte olduğu dönem içerisinde uğradığı değişiklikler ve bunların gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde; Kanunun ilk halinde, eğitim mükellefiyetinin petrol hakkı sahipleri için öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Petrol hakkının tanımı ise, anılan Kanunun 3. maddesinin 18. fıkrasında, bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi biri olarak yapılmıştır. Bununla birlikte, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle 120. maddenin 1. fıkrası değiştirilerek petrol hakkı sahipleri yerine işletmeciler ve belge sahipleri ifadesine yer verilmiş ve bu değişikliğin gerekçesi yukarıda da belirtildiği üzere, petrol hakkı sahibinin ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra bir sanayi kurma durumuna vâsıl olması, bundan önceki aşamaların geçici olup, sonu belli olmayan bu aşamalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalinin bulunması, bu nedenle, fıkranın işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti yükleyecek şekilde değiştirilmesi gerekliliği ile açıklanmıştır. Bu maddede, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle yapılan değişiklikle de işletmeci ve belge sahibi ifadesi korunmuştur.
Diğer taraftan, arama, arama ruhsatnamesi, işletme ruhsatnamesi, belge, arayıcı, işletmeci, belge sahibi gibi kavramların mülga Kanunun 3. maddesinde açıklandığı görülmektedir. Buna göre; " Bu kanunda kullanılan terimlerin delalet ettiği manalar aşağıda gösterilmiştir:
5. a) Petrol araştırılması ile ilgili olmak üzere arazinin yerden ve havadan topografik, jeolojik, jeofizik, jeoşimik ve benzeri usullerle mesaha ve tetkik edilmesine ve-arama sondajları hariç-lüzumlu ameliye, tecrübe ve jeolojik malümat almak maksadiyle sondajlar yapılmasına "jeolojik istikşaf";
b) Petrol bulmak veya petrollü arazinin vüsatini tesbit etmek maksadiyle tecrübe kuyuları açılmasına "arama sondajı";
c) (a) ve (b) fıkralarındaki ameliyelerin hepsine birden "arama";
10. a) Bu kanuna göre verilen petrol arama ruhsatnamesine "arama ruhsatnamesi";
11. a) Bu kanuna göre verilen petrol işletme ruhsatnamesine "işletme ruhsatnamesi"
13. Arama, keşif, inkişaf ve istihsalden başka bir petrol ameliyatı yapmak üzere bu kanuna göre verilen müsaadeye "belge";
16. Arama ruhsatnamesi sahibine "arayıcı";
17. İşletme ruhsatnamesi sahibine "işletmeci";
18. Bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi birine "petrol hakkı" ...denilir.
Yukarıdaki açıklamalar karşısında, Petrol Kanununun 120. maddesi ile getirilen eğitim mükellefiyetinin, yalnızca aynı Kanunda tanımı yapılan işletmeci ve belge sahipleri için öngörüldüğü, arama faaliyetleri için Kanunun ilk halinde yükümlülük getirilmekte ise de, bunun 1955 yılında yukarıda açıklanan gerekçe ile kaldırıldığı ve uyuşmazlık tarihinde de arama faaliyetleri için böyle bir yükümlülükten bahsetmeye olanak bulunmadığı açıktır.
Bu durumda, arama faaliyetini de eğitim yükümlülüğü kapsamına alan dava konusu Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinde yer alan "arama" ibaresinde, davacının arama ruhsatı kapsamındaki faaliyetleri dolayısıyla kendisine eğitim yükümlülüğü çıkarılmasına ilişkin dava konusu … günlü, … sayılı işlemde ve bu işleme karşı yaptığı itirazın reddedilmesine ilişkin … günlü işlemde mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 01/08/1991 günlü, 5562 sayılı Tamiminin 1. maddesinde yer alan "arama" ibaresinin İPTALİNE,
2. Dava konusu … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme karşı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın reddine ilişkin … günlü işlemin İPTALİNE,
3. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
27/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.