15. Ceza Dairesi Esas No: 2013/29073 Karar No: 2016/3628 Karar Tarihi: 19.04.2016
Özel belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/29073 Esas 2016/3628 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığa yönelik özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlamalarından beraat kararı verilmiştir. Sanığın bankaya verdiği talimatın fax yoluyla iletilmesine rağmen bankanın gerekli denetlemeleri yapmadan işlemi gerçekleştirdiği ve sanığın havale talimatı için düzenlediği faks belgesinin ıslak imzalı olmadığından dolandırıcılık ve sahtecilik suçları işlenmemiştir. Kararda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 179. ve 157. maddeleri ele alınmıştır. 179. madde özel belgede sahtecilik suçunu tanımlarken, 157. madde ise nitelikli dolandırıcılık suçunu tanımlamaktadır.
15. Ceza Dairesi 2013/29073 E. , 2016/3628 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Her iki suçtan ayrı ayrı beraat
Özel belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ...’ın 13.02.2008 tarihinde ... Bankası ... Şubesini aradığı, 3981290 müşteri numaralı ... olduğunu ve hesabından 2 250 TL’nin ... adına havale yapılmasını istediği, görevlinin sözlü talimatla işlemi yerine getiremeyeceğini fax çekip daha sonra aslını bankaya göndermesi halinde işlemi yapacağını bildirdiği ancak işinin acil olduğunu söylemesi üzerine görevlinin havaleyi ... adına ... ili ... Şubesine gerçekleştirdiği ve 14.02.2008 tarihinde sanığın bu parayı kendi imza karşılığında aldığı, 15.02.2008 tarihinde sanığın bankayı tekrar arayarak hesabında kalan 50 TL"yi de ... Şubesine ... ismine havale yapılmasını istemesi üzerine bankanın havaleyi gerçekleştirdiği, daha sonra sanığın bildirmiş olduğu telefon numarası banka tarafından aranarak fax belgelerinin asılların bankaya gönderilmesini istediği ancak gönderilmeyince asıl hesap sahibinin bankada kayıtlı numarası arandığında hesap sahibinin böyle bir talimatı olmadığının anlaşıldığı olayda; Sanık kendisini bankanın müşterisi olarak tanıttığı havale talimatı için fax düzenlediği ancak bankanın bu talimatı gerekli denetlemeyi yapmadan yerine getirdiği, ancak bankaya bizzat başvuru olmadığı durumlarda ilgili banka görevlisinin kendisinden dikkat ve özeni göstererek asıl hesap sahibine bankada kayıtlı bulunan telefon numarasını arayıp ve kimlik bilgilerini denetleyerek ulaşması gerektiği göz önüne alındığında, sanığın ağır, nitelikli ve denetleme imkanını ortadan kaldıran bir hile sergilemediği ve bankanın da gerekli denetimi yapmadığı, sanığın suça konu havale talimatlı fax belgesi de ıslak imzalı olmadığı fotokopi niteliğinde olduğu ve bu nedenle aldatma kabiliyetine haiz olmadığı, dolayısıyla dolandırıcılık ve belgede sahtecilik suçlarının unsurları oluşmadığından mahkemenin beraat kararında isabetsizlik bulunmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.