10. Hukuk Dairesi 2016/17501 E. , 2016/13784 K.
"İçtihat Metni"....
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozmadan sonra ilamında belirtilen gerekçelerle, davanın kabulüne karar vermiştir
Hükmün, davalılar vekilleri temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
İnceleme konusu davada, davacı, davalı işverene ait işyerinde 03.01.2006-27.01.2011 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığı halde bildirilmeyen bu hizmetlerin tespitini talep etmiştir. Mahkemece davacının davalı işyerinde hizmet bildirimi yapılan günler dışında çalıştığının tespit edildiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Mahkemece bozma ilamından sonra yapılan yargılama sonunda, anılan bozma ilama uyulmasına karşın, bozma gereklerinin yerine getirilmediği de belirgindir.
Dava 5510 sayılı Kanun’un geçici 7/1’inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan, mülga 506 sayılı Kanun’un 79/10 hükmü uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda, Mahkemece; davacının davalı işyerindeki çalışmalarının tespitine karar verilen dönem belirlenirken davacı adına Kuruma davalı değişik işverenler tarafından yapılan bildirimler karşısında, davacının çalıştığı sürelerde işverenin veya işverenlerinin kim olduğu usulünce yapılacak araştırma neticesi tam olarak saptanmalı, davalı işveren ile bildirimlerin yapıldığı işverenler arasındaki ilişki açıklanmalı, bu yapılırken varsayımdan uzak hukuki gerekçelere dayanılmalı, davalı işyerinin talebe konu yıllardaki aylık çalışma hacmi ve kapalı olduğu dönemler saptanmalı, davacıya hizmet döküm cetvelinde çalışmalarının bulunduğu ve husumet yöneltilmeyen işyerleriyle arasındaki ilişki ve hangi işveren nezdinde ne kadar çalıştığı net olarak açıklattırılmalı, davacının talebe konu dönemdeki çalışmalarının bir bölümünün hizmet döküm cetvelinde görünen işyerlerin de
./..
geçtiğinin anlaşılmasına göre, HMK m. 124 gereğince adı geçen işverenlere de de usulüne uygun bir biçimde husumet yöneltilmelidir.
Mahkemece, davacının 2007’de dava dışı 2008’de de davalı işverence düzenlenen işe giriş bildirgeleri öncesine gidilerek hüküm kurulmuşsa da, bu bildirgeler ile davacının davalıyla noterde imzaladığı ve davalı iş yerinde çalışma şartlarını düzenleyen iş sözleşmelerinin varlığı karşısında, kararda bu yazılı kayıtların yeterli bir biçimde tartışılmadığı ve davacının bildirimlerinin bulunduğu işverenler hakkında da gerekli araştırmanın yapılmadığı anlaşılmıştır. Davacının çalışmasının gerçekliği, işin niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla, mahkeme safhasında davacı tarafından imzanın aidiyeti kendisi tarafından kabul edilenler ile davacı tarafından hata-hile-ikrah durumu iddiasında bulunulmayan yazılı kayıtlar bakımından, işbu yazılı belgelerin aksi eş değerde delillerle kanıtlanması için davacıya delilleri sorulmalı, yapılacak değerlendirme sonucunda dosyada bulunan ve davacı tarafından imzası inkâr edilmeyen veya aksi ispatlanamayan davacı imzasını taşıyan, bildirge, ücret bordroları ve iş sözleşmelerine gereğince çalıştığı gün kadar tespitine karar verilmelidir. Ayrıca davalı işyeri ve hizmet bildirimi yapılan işyerlerinin kurum kayıtlarında ve ticaret sicilinde görünen sorumlu yetkililerinin ve belirtilen tarihlerde söz konusu işyerlerini fiilen kimlerin işlettiği araştırılmalı ve bu işyerleri hakkında kapsamlı kolluk araştırması yapılmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak, davacının çalışmalarının hangi işveren nezdinde hangi sürelerde geçtiği, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."a iadesine, 14.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
...