Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2008/8576 Esas 2009/10441 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/8576
Karar No: 2009/10441

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2008/8576 Esas 2009/10441 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2008/8576 E.  ,  2009/10441 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kayseri 3. Aile Mahkemesi
    TARİHİ                  :5.2.2008            
    NUMARASI              :Esas no:2007/516     Karar no:2008/108
       
    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmaya karar verilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, Türk Medeni Kanununun 170. maddeleri gereğince tarafların iki yıl müddetle ayrılıklarına hükmedilmiştir.
    Anayasanın 141/3. maddesi gereğince “mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılmalıdır.”  Türk  Medeni Kanununun 170/3. maddesine göre “dava boşanmaya ilişkinse, ancak ortak  hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunduğu takdirde ayrılığa karar verilebilir.”  Bu durumda, davacı mutlak bir boşanma nedenine dayanmış ve bunun varlığını kanıtlamış olsa bile, hakim barışma olasılığını gördüğü takdirde boşanma yerine ayrılığa hükmedebilecektir. Boşanma nedeninin gerçekleşmesi halinde barışmanın mümkün görüldüğüne, ortak yaşamın yeniden başlayabileceğine  ve nihayet ileride birleşme umudunun bulunduğuna ilişkin hakimin takdirinin kesin ve denetime elverişli olması gerekir.  Hakimin buna ilişkin takdir hakkını Anayasa ve Yasa çerçevesinde, son derece titiz ve isabetli kullanması gerekmektedir. Eşlerin barışma ihtimali, gerçekleşmeye yakın bir ciddiyetle görülmeli, varlığı makul surette kabul edilebilmeli, böyle bir kanaat sağlam olasılığa dayandırılmalı, hatta barışma ihtimali varlığı bir tarafın ikrarından ya da hareket tarzından anlaşılmış olmalıdır. Özellikle barışma ihtimali kuvvetli bulunmalıdır.
    Bu konuda bir takdire ulaşılırken dosyaya uygun dayanaklar gösterilmeli (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 3.7.1978 tarihli 5-6 sayılı kararı gerekçesi) boşanma nedeninin ve geçimsizliğin asıl saiki ve eşlerin kişisel durumları üzerine eğilinmeli, soyut bir barışma olasılığı dışında eşlerin sosyal ve kültürel durumları değerlendirilmelidir. Olayların yoğunluğu ve  ağırlığı eşlerin uzun bir süredir ayrı yaşamakta olmaları gibi haller her halde yeniden bir araya gelme ihtimalini ortadan kaldırıcı bir unsur olarak düşünmelidir.
    Nihayet hakim kararında  barışma olasılığının varlığını ve kendisini böyle bir inanca götüren nedenleri, Yargıtay denetimine olanak verecek açıklıkta göstermelidir.

     


    Eldeki olay irdelendiğinde;
    Toplanan delillerden davalı kocanın sürekli alkol alıp eşine şiddet uyguladığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, başka kadınla ilişkisi bulunduğu anlaşılmıştır.
    Bu durumda taraflar arasındaki evlilik birliği temelinden sarsılmış ve Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi koşulları oluşmuştur.
    Türk Medeni Kanununun 170/3. maddesi gereğince tarafların barışma olasılığını gösterir dosyada bir kanıt bulunmamaktadır.
    O halde boşanmaya karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun bulunmayan yazılı gerekçe ile ayrılığa hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.  01.06.2009  pzt.

     

     


     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.