Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/22986
Karar No: 2016/24988
Karar Tarihi: 08.11.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/22986 Esas 2016/24988 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/22986 E.  ,  2016/24988 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; uzun yıllar davalı işyerinde çalıştığını, emekli olduktan sonrada davalıyla belirsiz süreli iş sözleşmesi imzalamış olduğunu, iş sözleşmesinin haksız ve hukuka aykırı olarak fesih edildiği, 12.01.2015 tarihine kadar 18 ayı aşkın süre boyunca destek hizmetleri müdürü olarak görev yaptığını, fesih gerekçesi dayanaksız olduğunu, çalıştığı dönemde müvekkiline hiç bir ihtarı veya memnuniyetsizliğinin olmadığını, bu nedenlerle davalı kurumca iş akdinin geçersiz olarak feshedildiğinin tespitine ve işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davacının açmış olduğu dava haksız olup hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının iş sözleşmesi haklı ve geçerli sebepler doğrultusunda feshedildiğini, davacının davalı şirketin ... il müdürlüğü emrinde 1 yıl 5 ay 2 gün destek hizmetler müdürü olarak çalıştığını, ayrıca Hakkari il müdürlüğü lojman tahsis komisyonunun başkanı olarak görev yaptığını, işçi alımında ve çıkarılmasında yetkisinin bulunmadığını, davacının başkan olarak görev yaptığı Lojman Tahsis Komisyonunda asil görev ve sorumluluğunu ihmal ettiğini, şirketin zararına sebebiyet vermek eylemlerine karşılık, iş sözleşmesi haklı ve geçerli sebepler doğrultusunda sona erdirildiğini, tüm bu nedenlerle davanın redine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işverenin yaptığı feshin haklı veya geçerli sebebe dayanıp, dayanmadığı noktalarında toplanmaktadır.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Taraflar arasında davacının iş sözleşmesinin, haklı sebeple feshedilip feshedilmediği noktasında uyuşmazlık söz konusudur.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun"un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz. İşçinin geçerli bir feshe sebep olabilecek davranışları 4857 sayılı Kanun"un 25. maddesinde öngörülen ve işverene derhal fesih yetkisi tanıyan haklı sebeplerden farklıdır. Yargılama sırasında bu nedenlerin ağırlıkları her olayın özelliğine göre değerlendirilmelidir. İşçinin iyiniyet ve ahlak kurallarına uymayan davranışı sonucunda iş ilişkisine devam etmek işveren açısından çekilmez hale gelmişse, diğer bir anlatımla güven temeli çökmüşse işverenin haklı sebeple derhal fesih hakkı doğar. Buna karşılık işçinin davranışı taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmamakla, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hale getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu nedenle iş ilişkisini yürütmesi normal olarak beklenemiyorsa 4857 sayılı Kanun"un 18/1. maddesi gereği geçerli fesih hakkı doğar.
    Somut olayda davacı davalı işyerinde, destek hizmetleri müdürü olarak çalışmıştır. Davacının iş sözleşmesi 12.01.2015 tarihinde özetle; davalı işyerine ait olan Yüksekova İlçe İşletme Başmühendisliği Hizmet binası üzernde mevcut olan lojmanlarda ikamet eden bir kısım personeli elektrik aboneliklerine dair sorunlar olduğu, tahliye olmasına rağmen aboneliklerde tüketimin devam ettiği, hayali tahliyeler yapıldığı, ikamet eden 3 personel için, elektrik tüketim endekslerine göre; fiili oturma süresi ile tahsis tarihleirnin uyuşmadığı, buna göre fiili oturma tarihine göre eksik kira ödemelerinin olduğu, 15 ay boyunca kendisine tahsis yapılamyan personelin konutta ikamet ettiği, ilçede yer alan ve toplam 4 konuttan oluşan lojmanların tahsis ve tahliye işlerinde, lojman tahsis komisyon başkanı olarak bilgisinin olmamasının mümkün olamayacağı gerekçesiyle 4857 sayılı Kanun"un 25/II. maddesi uyarınca haklı sebeplerle feshedilmiştir.
    Mahkemece; tanık beyanlarına göre; davacının lojmanı denetim yükümlülüğünün bulunmadığı, davacının görev tanımında lojmanla alakalı denetim görevine ilişkin herhangi bir ibare olmadığı, lojmanın Yüksekova"da yer aldığı, söz konusu lojmanın tahsis olmaksızın davalı işyeri personelinin ikamet ederek davalı işyerini zarara uğrattığı hususunda davacının kusuru bulunduğuna ilişkin ispat külfetinin davalı işverende olduğu ve davalı tarafın bu yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekeçsiyle davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı bir sebebe dayanamadığı kabul edilmiştir.
    ... İl Müdürlüğü 30.10.2013 tarihli yazı ve aynı tarihli olur yazısına göre; “Kullanımı Şirketimize ait olan konutların tahsisi 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu ile anılan Kanun dikkate alınarak hazırlanan Konut Yönetmeliği ve ... Merkez ve Taşra Teşkilatı Konut Yönetmeliğinin ilgili hükümleri gereğince Tahsis Komisyonları marifetiyle dağıtılmaktadır. ... Yönetmeliğinin 17.maddesi gereğince tahsis komisyonun 3 Asil ve 3 yedek üyeden oluştuğu, Konut Tahsis Komisyonunun başkanının davacı olduğu belirtilmiştir.
    Davacı başkanlığında toplanan konut tahsis komisyonu 21.2.2014 tarihinde; ... İlçe İşletme Başmühendisliği Hizmet binasında bulunan 3 adet lojmanın, yine ... görevli 3 personele tahsis edildği görülmüştür. Davacının destek hizmetleri müdürü olduğu, doğrudan il müdürlüğüne bağlı bir birim olarak faaliyet gösterdiği, bu göreve ilaveten lojman tahsis komiyon başkanı olarak görevlendirildiği anlaşılmıştır. Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü Konut Yönetmeliği"ne göre, konutu teslim etme, teslim alma, tahliye işlemleri ile konut kira bedellerinin tespiti, tahsis komisyonlarının çalışma şekillerine ilişkin ilgili maddelere göre ve özellikle konut yönetimine ilişkin hükümlere uyarınca davacının başkanlığındaki komisyonun konutlarıla ilgili yönetimden sorumlu olduğu açıktır.
    Dosya kapsamına göre, davalı işyerine ait lojmanlardan davacının başkanlığını yaptığı komisyon kararına göre 3 kişiye tahsis yapıldığı ancak onbeş ay boyunca tahsis kararı olmadığı halde 4 personelinde konutlardan yararlandıkları ve bu sure zarfında kendilerinden kira da istenmediği yine tahsisine karar verilen personellerin fiili oturma tarihlerinin tahsisten çok önce olduğu, üstelik buna ilişkin kira ödemelerinin de yapılmadığı görülmüştür. Konutların kira ödemeleri, gelir gider analizleri, elektrik tüketim endeksleri, abonelik talepleri, tahliye talepleri gibi bir takım konular dikkate alındığında en azından periyodik kontrollerde, davacının başkanlık yapmış olduğu komisyonun görev sorumlulukları gereği söz konusu sorunları görmesi ve müdahale etmesi gerektiği açıktır. Davacı savunmasında, kendi alt personelin sorumluluklarından söz ederek teknik anlamda tasvip edilecek bir durum olmadığını beyan etmiştir. Destek hizmetleri müdürü olarak görev yapan ayrıca davalı işyerine uzun yıllardır hizmet veren davacının, kıdemi ve pozisyonunu düşünüldüğünde, başkanı olduğu komisyonun yönetim sorumluluğunu gereği gibi yerine getirmeyerek davalı kurumu zarara uğratmıştır. Komisyonun yönetim yetkisi ve davacının pozisyonu gereği yukarda izah edilen durumlardan bilgisinin olmaması, kendisinin haberdar edilmemesi gibi bir durum dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacının eylemlerinin, güveni kötüye kullanma niteliğinde olduğu, davacı ile iş ilişkisine devam etmenin işveren açısından çekilmez hale geldiği, güven temelinin çöktüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda işveren tarafından yapılan feshin İş Kanunu"nun 25/II-e maddesi kapsamında haklı nedene dayandığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;
    1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 29,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,50 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
    4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 44,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.800,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 08.11.2016 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi