22. Hukuk Dairesi 2016/16606 E. , 2016/24978 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini kıdem ve ihbar tazminatlarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı İsteminin Özeti:
Davalı vekili, davacının en son davalı şirkette çalıştığı zamandan davanın açıldığı tarihe kadar geçen süre nazara alındığında alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının son çalıştığı şirketle davalı arasında bir bağlantı bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davalının son işvereni ile davalı işveren arasında irtibat bulunmadığı, davacının davalı işveren yanındaki son çalışmasından davanın açıldığı tarihe kadar geçen süre içerisinde alacakların zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararının Dairemizce hizmet süresi yönünden bozma kararı verildiği görülmekle, bu kez mahkemece Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi ek raporu alındığı ve kısmen kabul kararı vermiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıya dava konusu alacaklar ile ilgili ödeme yapılıp yapılamdığı uyuşmalzık konusudur.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece, “final settlement and release” başlıklı, ingilizce düzenlenmiş ibranamelerin makbuz hükmünde olduğu kabul edilmiş ve belge üzerinde yazılı kıdem tazminatı miktarının davacıya ödendiği gerekçesiyle kıdem tazminatı alacağı mahsubu yapılarak hesaplamış ve kabul edilmiştir.
Davacı vekili, yabancı dilde hazırlanmış ibranameye geçerlilik tanınamayacağını, söz konusu belgenin Suudi Arabistandan çıkış yapılabilmesi için işçiye imzalatıldığını, içerikte yazılı miktarın ödenmediğini ileri sürmektedir.
Dosyada mevcut olan söz konusu belgeler değerlendirildiğinde, “final settlement and release” başlıklı davacı tarafından imzalanmış olduğu, ibranamelerin ingilizce düzenlenmiş olduğu ve miktar içerdiği görülmüş ise de davacının söz konusu yabancı dili bildiği konusu mahkemece aydınlatılmamıştır. Yine dosyada mevcut olan ve davacı tarafından imzalanmış olan türkçe ibranamelerin mahkemece değerlendirilmediği görülmüştür. Söz konusu ibranamelerin davacının çalıştığı dönemleri içerdiği, miktar içermediği ancak ingilizce olarak hazırlanmış olan ibranamelerle birebir örtüşmediği, birbirleri ile çeliştiği görülmüştür. Mahkemece yapılacak iş, bahsi geçen tüm ibranameler ile ilgili davacı asilin beyanına başvurulmalı ve mahkemece geçerlilik denetimi yapılmalıdır. Yine ibranamedeki yazılı miktarların banka aracılığıyla ödenip ödenmediğinin araştırılarak sonuca gidilmesi gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmadan belgelerde yazılı miktarın ödendiğinin kabul edilmesi hatalıdır. Tarafların ödeme belgelerine ilişkin beyanları, itirazları ve davalının ödeme savunması ile ilgili belgelerin tümü birlikte değerlendirildikten sonra tereddüte meydan vermeyecek şekilde inceleme yapıldıktan sonra, ödemelerin mahsup edilip edilmeyeceğinin belirlenmesi gerekmektedir. Eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi