3. Hukuk Dairesi 2013/7895 E. , 2013/10514 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesi ile; davalı.... ve müvekkili şirket arasında imzalanan sistem kullanma anlaşmasının 10.maddesi gereği maksimum enerji alış ve maksimum enerji veriş kapasitesinin aşıldığı gerekçesi ile davalı tarafından 8 adet fatura düzenlendiğini, faturaların ihtirazi kayıt ile ödendiğini, ancak faturaların zamanaşımına uğradığını, fatura muhteviyatındaki bedelin 10.maddedeki cezai şarta ilişkin olduğu ve müvekkilinden cezai şart talep edilemeyeceğini,anlaşmada belirlenen usul takip edilmeden fatura düzenlendiğini iddia ederek ödedikleri toplam 2.205.530,28 TL"nin faizi ile birlikte iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; zamanaşımı def"ini ileri sürmüş, davacının bedelin iadesi talebine karşı davalı tarafından verilen red kararına itiraz merciinin ....olduğu ve davanın idare mahkemesinde açılması gerektiğini savunmuş ayrıca davanın esas yönünden de reddini dilemiştir.
Mahkemece; dava, sistem kullanım anlaşmasından kaynaklanan, maksimum enerji alış-veriş kapasitesinin aşılması nedeniyle düzenlenen faturalar nedeniyle yapılan ödemelerin istirdadı olarak nitelendirilmiş, kamu tüzel kişiliğine sahip bulunan davalı idare tarafından yürütülen kamu hizmeti sayılan elektrik üretimine ilişkin Sistem Kullanım Anlaşmasının, idareye denetim ve anlaşmanın uygulanmasına ilişkin ayrıcalıklı yetki tanınması, taraflar arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların ...tarafından çözümleneceğinin belirtilmesi yönleriyle idari nitelikte olduğu, 2576 sayılı kanunun 1-5.maddelerine göre kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davaların idari yargı alanı içinde olduğu kabul edilmiş ve mahkemenin görevsizliğine davanın yargı yolu bakımından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ....A.Ş."nin Ana Statüsüne bakıldığında ""Hukuki Bünye"" başlıklı 3.maddesinde;
""1.Bu Anastatü ile teşkil olunan ....A.Ş. (Teşekkül) tüzel kişiliğe sahip, faaliyetlerinde özerk ve sorumluluğu sermayesiyle sınırlı bir İktisadi Devlet Teşekkülüdür.
2.Teşekkül EPK, K.H.K., ve bu Anastatü hükümleri saklı kalmak üzere özel hukuk hükümlerine tabiidir.
3.Teşekkül Genel Muhasebe Kanunu ile Devlet İhale Kanunu hükümlerine ve ...ın denetimine tabi değildir."" hükmünün yer aldığı görülmektedir.
Yine aynı statünün 4/8.maddesine bakıldığında ""İletim sistemine bağlı tüm kamu ve özel tüzel kişiler, Ticaret A.Ş. ve Serbest Tüketiciler ile Bağlantı ve Sistem Kullanım Anlaşmaları; üretim ve dağıtım kamu ve özel tüzel kişiler ile Yan Hizmet Anlaşmaları yapmak""teşekkülün faaliyetleri arasında sayıldığı görülmektedir.
Somut olayda uyuşmazlık taraflar arasında imzalanmış olan ""sistem kullanım anlaşması""ndan kaynaklanmakta olup davalı da ana statüsünde özel hukuk tüzelkişisidir.
O halde mahkemece, davalı şirket, özel hukuk hükümlerine tabi bir İktisadi Devlet Teşekkülü olup, uyuşmazlık konusu idari bir işlem veya eylem niteliğinde bulunmadığından uyuşmazlığın çözüm yerinin adli yargı olduğu göz önünde bulundurulmalı, dava esas yönünden değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Tüm bu hususlara dikkat edilmeden eksik araştırma ve değerlendirme ile yukarıdaki şekilde davanın yargı yolu bakımından reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.