10. Hukuk Dairesi 2016/9848 E. , 2016/13729 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet süreleri ile prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre; sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davacı, davalı işyerinde 1998 Temmuz-Aralık döneminde, 1999 Nisan-Aralık döneminde ve 22.06.2002-03.12.2005 tarihleri arasında çalıştığını, son aylık ücretinin 480 TL olduğunu, bildirilmeyen hizmet sürelerinin tespitini talep etmiştir. Mahkeme, davacının davalı işyerinde 16/07/2002-31/12/2002 tarihleri arasında 165 gün günlük 10,92 TL, 01/05/2003-01/07/2003 tarihleri arasında 60 gün günlük 13,10TL, 01/07/2003-31/12/2003 tarihleri arasında 180 gün günlük 15,27 TL, 01/05/2004-01/07/2004 tarihleri arasında 60 gün günlük 18,32 TL, 01/07/2004-31/12/2004 tarihleri arasında 180 gün günlük 14,81 TL, 01/05/2005-03/12/2005 tarihleri arasında 213 gün günlük 16,29 TL ücretle hizmet akdi ile çalıştığının tespitine dair hüküm tesis edilmiştir.
Somut davada; davacı tanıklarının davacının her yıl 4-5 ay ücretsiz izne çıkarıldığını beyan etmeleri, bordrolu tanıkların ise davacının sürekli çalıştığını beyan etmeleri karşısında, tanık beyanları arasında oluşan bu çelişkinin giderilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, Mahkemece kabule konu dönemde davacının sürekli mi, yoksa kesintili mi çalıştığı, şayet kesintili ise hangi aylar çalışıp, hangi aylar çalışmadığı araştırılarak belirlenmeli, davacının çalışmalarını bilebilecek durumda olan, çalışmaları kayıtlara geçmiş bordrolu çalışanlar ile, aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişilerden kanaat edinmeye elverişli sayıda olanlar re"sen tespit edilerek beyanlarına başvurulmalı, görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu yeterince araştırılmalı ve gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalılardan ... Tic. Ltd. Şti."ne iadesine, 14.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.