3. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/7975 Karar No: 2013/10498 Karar Tarihi: 18.06.2013
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/7975 Esas 2013/10498 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2013/7975 E. , 2013/10498 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde, müşterek çocuk .... için iştirak nafakasının aylık 150 TL’den 400 TL’ye artırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, miktarın fazla olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile iştirak nafakasının aylık 150 TL’den 400 TL’ye artırılmasına karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 150 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak velayeten anneye verilmesine karar verildiği ve hükmün 09.05.2012 tarihinde kesinleştiği, bu davanın ise 11.06.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davada, TMK.nun 330.maddesi gereğince iştirak nafakasının artırılması talep edilmektedir. TMK"nun 330.maddesinde "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir” hükmü getirilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları incelendiğinde davacı annenin ev hanımı olduğu, davalı babanın ise cam fabrikasında işçi olarak çalıştığı, aylık 1.000 TL maaş aldığı ve müşterek çocuğun 2006 doğumlu olup, anaokuluna başladığı tespit edilmiştir. Bu durumda, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 ay sonra iştirak nafakasının artırılması talep edildiğine göre, çocuğun artan ihtiyacı, anne ve babanın sosyal ve ekonomik durumları, babanın ödeme gücü, ÜFE artış oranı ve önceki nafaka tarihi de dikkate alınarak TMK.nun 4.maddesi gereğince “hakkaniyete” uygun nafakaya ilişkin hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde fazla nafakaya karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.