4. Hukuk Dairesi 2016/15296 E. , 2019/671 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 06/04/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/10/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle davalıların temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Davacının temyiz istemi yönünden;
Davacı temyiz isteminde bulunmuş; ancak, temyiz harcını yatırmamıştır. Bu eksikliğin giderilmesi yönünde mahkemece davacıya muhtıra çıkarılmış ve usulüne uygun biçimde tebliğ edilmiştir. Ancak davacı muhtıraya konu temyiz harcını öngörülen kesin süre içerisinde yatırmamıştır. Şu durumda davacının temyiz dilekçesinin reddine karar verilmelidir.
2- Davalıların temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
b-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ... ile resmi nikah olmaksızın düğün merasimi ile birlikte yaşamaya başladıklarını, davalılardan ...’nin resmi nikah yapmaya yanaşmayarak müvekkilini yaklaşık 7 yıl oyaladığını, bu süre zarfında müvekkilinin davalılarla birlikte aynı evde yaşadığını ve evdeki tüm işlerin müvekkili tarafından yapıldığını, müvekkilinin son defa resmi nikah istemesi üzerine davalılar tarafından darp edildiğini, ceza yargılaması ile haklarında mahkumiyet kararı verildiğini belirterek yaşanan olaylar sebebiyle uğradığı maddi ve manevi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesi ile, davacının maddi tazminat isteminin kabulünü gerektirir bir husus bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddi yerine yersiz gerekçe ile talebin kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen (2-b) bendinde açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, (2-a) bendinde açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine ve (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacının temyiz dilekçesinin redddine ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
(M)
KARŞI OY YAZISI
Dava, rücen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararı taraflar temyiz etmişlerdir.
Davacı vekili temyiz harç ve giderlerini yatırmaksızın temyiz isteminde bulunmuş bu eksikliğin giderilmesi yönünde mahkemece davacı vekiline muhtıra tebliğ edilmiş; verilen süreye rağmen temyiz harç ve giderleri davacı tarafça yatırılmamıştır. Bunun üzerine yerel mahkemece dosya Dairemize gönderilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanan 1086 sayılı HUMK"nun 434/son maddesi uyarınca "verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkeme kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verir. Bu kararın da, temyiz edilmesi halinde 432"nci maddesinin son fıkrası kıyasen uygulanır."
HUMK"nun 432/son maddesinde ise, mahkemenin temyiz edilmemiş sayılma kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde temyiz edilebileceği düzenlenmiştir.
Bu haliyle, davacı tarafça temyiz harç ve giderlerinin verilen süreye rağmen yatırılmaması üzerine "temyiz edilmemiş sayılma" kararını verme görevi HUMK"nun 434/son maddesi uyarınca yerel mahkemeye ait olup, bu kararın tebliği ile ilgililerin HUMK"nun 434/son maddesi yollamasıyla HUMK"432/son maddesi uyarınca temyiz etme hakları da bulunduğundan, dosyanın mahalline geri çevrilerek anılan yasal düzenlemelerindeki işlemlerinin tamamlanması gerektiğini düşündüğümden, esasa ilişkin görüşüm saklı kalmak üzere sayın çoğunluğun birinci bentteki temyiz dilekçesinin reddi kararına katılmıyorum. 13/02/2019