MAHKEMESİ : ... Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık

Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın katılana kendisini müteahit olarak tanıtıp, Ankara Çankaya ve Balgat semtlerinde kendisi tarafından yapıldığını bildirdiği iki inşaatı da göstermek suretiyle güven uyandırdıktan sonra, müştekiye ait iki adet evin bedeli karşılığında kendisine dubleks daire vermeyi taahüt ettiği, katılan tarafından bu dairelerin satışına ilişkin vekaletnamenin verilmesini müteakip sanığın katılana ait iki adet taşınmazı sattığı halde taahhüt ettiği daireleri katılana vermediği, bu şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; yerel mahkemenin sanığın mahkumiyetine ilişkin 11/02/2010 tarihli 185/22 sayılı kararının Dairemizin 06/10/2011 tarih 2011/24030-3570 sayılı kararıyla eksik inceleme gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, mahkemenin eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu sanığın suç kastı ile hareket ettiğine dair savunmasının aksine kesin, somut ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç; sanığın suç kastının bulunmadığı, eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu gerekçe gösterilerek mahkemece beraat kararı kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin gerekçeye dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.