Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6273
Karar No: 2019/5762
Karar Tarihi: 12.03.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/6273 Esas 2019/5762 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/6273 E.  ,  2019/5762 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti
    Davacı vekili, davalı işçinin işyerinde baskı operatörü olarak çalıştığını, davalının vardiyası sırasında sorumlu olduğu makinenin başında durmaması sebebiyle makinenin zarar görmesine sebebiyet verdiğini, hasar görüp yenisi ile değiştirilen parça bedelinin 21.645,00 TL olduğunu, makinenin çalışmaması sebebiyle uğranılan zarara ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, değiştirilen parça bedelinin değişim tarihi olan 29.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, 19.06.2014 tarihinde iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini, davalının işçilik alacaklarının tahsiline ilişkin dava açması sebebiyle eldeki davanın açıldığını, makinenin davalının dikkatsizliği sebebiyle değil, işveren tarafından yeterli bakımının yapılmaması sebebiyle arızalandığını, daha önce de benzer arızaların oluştuğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Karar, yasal süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    Davalı işçinin davacı işverence talep edilen hasar bedelini tazmin ile yükümlü olup olmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Somut uyuşmazlıkta davacı işveren 27/04/2014 tarihinde 15.00-23.00 vardiyasında baskı operatörü olarak çalışan davalının görevi kapsamında bulunan makinenin kumaşa sürtmesi sebebiyle makinenin kafalarına zarar verdiğini, zararın davacının makine başında durmaması sebebiyle meydana geldiğini ileri sürerek değişen parça bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiş, davalı ise makinede meydana gelen arızanın kusurundan kaynaklanmadığını, makinenin daha önce de zaman zaman arızalandığını, arıza halinde durumun derhal işverene bildirildiğini savunmuştur.
    Mahkemece bozulan makinenin bulunduğu yerden keşi yapıldıktan sonra, üç kişilik bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş ise de, tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamına göre yapılan inceleme ve araştırmanın eksik ve yetersiz olduğu anlaşılmaktadır.
    Davacı işveren tarafından dosyaya arızaya ilişkin tutanak, servis formu ve fatura sunulmuş olup; yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları, davalı makine başında olsa idi bu arızanın oluşmayacağını, davacı tanıkları ise bu olayın davalının davranışı ile ilgili olmayabileceğini, bu tür olayların her zaman olduğunu, davalının kumaşın hem önünü hem arkasını durmadan kontrol etmesinin mümkün olmadığını beyan etmiştir.
    Mahkemece bozulan makine başında yapılan keşif neticesinde, makine mühendisi ile tekstil mühendisi tarafından bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda, baskı projesi esnasında sebebiyet verdiği iddia olunan makine arızasının meydana gelmesinde davalının kısmen görev ihmalinin olduğu, bunun yanında kumaş dog sarılımının düzgün yapılmamış olması, kumaşın blankete düzgün olarak yapıştırılmamış olması, hatalı kumaş girişini algılayan sensörlerin çalışmıyor olması ihtimallerinin de hatanın oluşmasındaki temel sebepler olduğunu, baskı makinesinde meydana gelen hasarın sadece makine taşıyıcı tablası üzerinde bulunan sekiz parçadan birinin hasar görmesi şeklinde gerçekleştiğini, bu parçanın fatura bedelinin 21,645 TL olduğunu, hasarlı parçanın hasar görmesindeki temel sebeplerin dikkate alığında makine operatörü ..." ın tam kusurlu olduğunun söylemenin mümkün olmadığını, davalının baskı makinesinde çalışma süresince, davaya konu olan olay olmadan önce kusurlu, dikkatsiz çalışması ile ilgili olarak işveren tarafından yazılı uyarı ve ihtar verilmediği, dosya muhtevasında Baskı Makinesi Kullanma ve Çalıştırma talimatının olmadığı, davalının arızasıyla ilgili yazılı savunmasının alınmadığı ve iş akdinin feshinin olaydan yaklaşık elli gün sonra gerçekleşmiş olmasından dolayı da iş akdinin feshinin iş kanunu mevzuatına uygun yapılmadığı ifade edilmiştir. Ne var ki, eldeki dava iş sözleşmesinin feshine ilişkin olmayıp, hasar bedelinin tazminine ilişkindir. Ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporunda bir taraftan davacının tam kusurlu olduğunun söylenemeyeceği, diğer taraftan davalının kısmen görev ihmalinin bulunduğu, ancak hasarın başka sebeplerden de meydana gelebileceği ifade edilerek çelişki oluşturulduğu açıktır.
    Somut uyuşmazlıkta davalının yaklaşık on bir yıldır işverene ait işyerinde baskı operatörü olarak çalıştığı ve davalının vardiyası esnasında makinede bir hasar oluştuğu dosya kapsamı ile sabittir. Yani taraflar arasında davalının görevli olduğu makinenin hasar gördüğü konusunda uyuşmazlık bulunmamakta olup, uyuşmazlık, bu hasardan davalının sorumlu olup olmadığı, şayet sorumlu ise bu sorumluluğun belirlenmesi noktasındadır. Davalının hangi davranışı ile hasarın meydana gelmiş olduğu veya hangi davranışı sebebiyle hasarın oluşumundan hangi oranda sorumlu olduğu belirlenmeden davalıya izafi olarak kusur yüklenmesi de mümkün bulunmamaktadır. Hal böyle iken mahkemece yetersiz ve çelişkili bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesi yerinde değildir. Açıklanan sebeplerle, davacının sunduğu fatura ile servis formunda değiştirildiği bildirilen parça yönünden de araştırma yapılmak suretiyle, somut olayda davalının arızanın meydana gelmesinde kusuru bulunup bulunmadığı, şayet kusuru bulunmakta ise kusur oranı şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, buna göre dosya kapsamındaki tüm deliller yeniden bir arada değerlendirilmek suretiyle davalının talep edilen hasar bedelini tazmin ile yükümlü olup olmadığı noktasında bir sonuca varılmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi