(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2017/34116 E. , 2021/5335 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıkların TCK"nın 158/1-f-son, 204/1, 62, 53, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyetlerine
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılana ait kimlik bilgileri kullanılarak ... Türk Bankası Bağcılar Şubesi’nde açık kimlik ve adresleri tespit edilemeyen şahıslar tarafından hesap açıldığı ve katılan adına bu bankadan çek karnesinin alındığı, bu çek karnesinden çekilen suça konu 10/08/2006 keşide tarihli, 18.000 TL bedelli, 0029019 seri numaralı çekin sanıklar tarafından ele geçirildiği, aralarında herhangi bir ticari ilişki olmaksızın sanık ... ve Hayri tarafından cirolandığı, ardından da çeki sanık ...’a verdikleri, sanık ...’ın da suça konu çekin sahte keşideci imzalı olduğunu bilmesine rağmen ciro etmeksizin ticari ilişki nedeniyle tanık ..."e verdiği, bu suretle sanıkların birlikte hareket ederek haksız menfaat temin edip üzerlerine atılı suçları işlediklerinin iddia ve kabul olunduğu olayda;
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar ... ve ...’ın mahkumiyetine ilişkin hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanıkların üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi ile inceleme tarihi arasında gerçekleştiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ... ve ...’ın mahkumiyetine ilişkin hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanıkların savunmaları, katılan beyanı, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkların üzerlerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafilerinin, atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığına ve eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanıklara fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""3600 gün"", ""3000 gün"" ve ""60.000 TL adli para cezası” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ""1800 gün"", ""1500 gün"" ve “30.000 TL adli para cezası “ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’nın mahkumiyetine ilişkin hükümlerin temyiz incelenmesinde;
UYAP"tan alınan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 25/03/2018 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, kamu davasının 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilip verilmeyeceğinin mahkemesince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 18/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.