Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Belediye vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine, T. Köyü ... ada 30 parsel sayılı, 18197,13 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, kısmen yörede 1990 yılında yapılan 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılıp işlemin kesinleştiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptaliyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptali ile (A) harfi ile işaretli 10414,54 m2’lik bölümünün tapu kaydının iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, kalan kısmın mezarlık olarak davalı Belediye adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Belediye vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1975 yılında orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması, 1990 yılında aplikasyon ve 2/B uygulaması yapılmıştır. 1978 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise mezarlık niteliğiyle tesbit edilip tescil edilmiştir. Mahkemece, verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; davacı Hazine tarafından, taşınmazın kısmen yörede 1990 yılında yapılan 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılıp işlemin kesinleştiği belirtilerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına 2/B şerhi verilerek tescili istemiyle açılan davada, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş 2/B ve orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada taşınmazın mezarlık olarak kullanıldığı ve 2/B uygulamasına konu edilmediği belirlendiği halde, mahkemece, talebin dışına çıkılarak taşınmazın orman niteliğiyle tesciline karar verilmiştir. H.Y.U.Y.’nın 74. maddesi ve Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunun 26. maddesi birinci bendi; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca, mahkemeler istemle bağlıdır. İstem dışında karar verilemez. Açıklanan nedenlerle, çekişmeli taşınmazın 2/B sahasında kalmadığı belirlendiğine göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, talebin dışına çıkılarak orman olarak tesciline karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Belediye vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/06/2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.