Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın görevli polis memurlarına ""geleceğiniz benim ellerimde, sürdürürüm sizi"" diyerek tehdit ettiğinden bahisle mahkûmiyet kararı verilmiş ise de, sanığın polis memurlarının görev yerini değiştirme konusunda herhangi bir yetki ve gücü bulunmayıp, anılan sözlerinin tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde tehdit niteliğinde olmadığı ve TCK’nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturmadığının gözetilmemesi, 2- TCK"nın 125/4. maddesinde ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyetin söz konusu olabilmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesi karşısında; sanığın ekip aracında iken söylediği kabul edilen sinkaflı sözlerle hakaret eyleminde aleniyet unsurunun oluşmadığı gözetilmeden, sanığın cezasında TCK’nın 125/4. maddesi uyarınca artırım yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi, Kanuna aykırı, sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.