Nitelikli dolandırıcılık - dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/582 Esas 2016/3431 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/582
Karar No: 2016/3431
Karar Tarihi: 14.04.2016

Nitelikli dolandırıcılık - dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/582 Esas 2016/3431 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin nitelikli dolandırıcılık, dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümlerin temyiz incelenmesi sonucunda, sanığın suçları işlediği sabit olduğu ve hükümlerin onanmasına karar verilmiştir. Ancak, resmi belgede sahtecilik suçunun seçimli hareketli suçlar arasında yer aldığı bu nedenle suç tarihinin sahte belgenin en son kullanıldığı tarih olduğu belirtilerek, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu yerine eski 765 sayılı Türk Ceza Kanunu ile uygulama yapılması şeklinde bir karar verilmiştir. Bu nedenle, sanığın temyiz itirazları kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK 204/1
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu
- 1412 sayılı CMUK 321.

15. Ceza Dairesi 2016/582 E. , 2016/3431 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik

Nitelikli dolandırıcılık, dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Her ne kadar sanığın tutuklandığı 06.05.2010 tarihli oturumda duruşmalardan vareste tutulma yönünde herhangi bir talebi olmamasına rağmen mahkemece, ara kararla resen duruşmalardan bağışık tutulmasına karar verilmiş ise de, sanığın bu yönde ki karara herhangi bir itirazı bulunmadığı gibi hükmün verildiği 02.11.2010 tarihinde de yargılamada bulundurulduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanığın, kardeşi olan katılan ....( .....) adına düzenlediği sahte sağlık karnesini kullanarak, katılan kurumdan kredi ile 2000, 2003 ve 2005 yıllarında kömür aldığı, yine isminin ...... olduğunu söyleyip, suça konu sahte sağlık karnesini göstermek suretiyle, müşteki ....."ın çalıştığı ..... isimli iş yerinden, 20.10.2005 tarihinde bir takım mobilyalar aldığı ancak parasını ödemediği bu şekilde atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık ve dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanık, katılanlar, müşteki beyanları ile dosya kapsamına göre, suçların sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın, herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesine gelince;
TCK"nın 204/1. maddesinde belirtilen suçun seçimli hareketli suçlardan olduğu, sahte resmi belgeyi düzenleyen ve kullanan kişinin aynı kişi olması durumunda suç tarihinin sahte belgenin en son kullanıldığı tarih olduğu bu kapsamda atılı suç bakımından suç tarihinin sahte sağlık karnesinin en son katılan kuruma sunulduğu Aralık 2005 tarihi olduğunun belirlenmesi karşısında, resmi belgede sahtecilik suçunda belirlenen suç tarihi itibariye yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK yerine mülga 765 sayılı TCK ile uygulama yapılması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 14.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.