9. Hukuk Dairesi 2015/22575 E. , 2015/25341 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, resmi ve dini bayram ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalı işyerinde 2002 yılında çalışmaya başladığını, iş akdinin davalı tarafından 10.01.2012 tarihinde haksız olarak sona erdirildiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin, resmi ve dini bayram çalışma ve hafta tatili çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının davalı işyerinde 10.03.2006-05.11.2007 tarihleri arasında ve 23.06.2008-10.01.2012 tarihleri arasında olmak üzere 2 dönem halinde çalıştığını, davacının 1.dönem çalışmasında kendi isteği ile işten ayrıldığını, 2.dönem çalışmasında ise iş akdinin davalı tarafından haklı sebeple feshedildiğini, davacının son dönemde Cevahir AVM"de mağaza sorumlusu olarak çalıştığını, son 6 ayda disiplinsiz davranışları sebebi ile davacıya ihtar cezası verildiğini, hakkındaki duyumlar sebebi ile aralık 2011 ve Ocak 2012"de işyerinde mal sayımları yapıldığını, işyerinde çalışan diğer personelin beyanlarına göre davacının 25-30 çift ayakkabıyı çöpe attığının, yabancı uyruklu ve fatura almayan müşterilere indirim yapıyor gözükerek aldığı parayı zimmetine geçirdiğinin, fatura düzenlemeden ürün satışı yaptığının ve işyeri ortaklarından biri hakkında “sülo" tabirini kullandığının ve bu kişiye ağza alınmayacak küfürler ettiğinin, diğer personelin satışlarını da kendi adına yazarak çıkar sağladığının ve mal sayımı sonunda toplam 10.616 TL açığı olduğunun tespit edildiğini, davacının yazılı savunma yapmaktan kaçındığını ve iş akdinin 10.01.2012 tarihinde haklı nedenle feshedildiğini, davacının herhangi alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının çalışmasının kesintili olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
Davacı, davalı işyerinde 2002-10.01.2012 arası kesintisiz çalıştığını iddia etmiş, mahkeme de davacının 10.06.2004-10.01.2012 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını kabul etmiştir.
Hizmet döküm cetvelindeki kayıtlara göre davacının davalı işyerinde çalışması 10.06.2004-05.11.2007 ve 23.06.2008-10.01.2012 arası iki dönem şeklinde olup, davacının 05.11.2007 ve 23.06.2008 tarihleri arasında davalı yerde çalışma kaydı bulunmamaktadır. Ayrıca davacının çalışma dönemine ilişkin imzalı bordrolar ve yazılı iş sözleşmesinden de, davacının davalı işyerinde iki dönem halinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu durumda hizmet süresinin kayıtlara göre belirlenerek sonuca gidilmesi gerekirken çalışmanın bilirkişi mütalaasına itibarla kesintisiz olduğunun kabulü hatalıdır.
3- Dosyada bulunan fazla mesai alacağı tahakkuku içeren imzalı bordrolar mahkemece değerlendirilmemiştir. Öncelikle, ibraz edilen bu bordrolara ve imzalara karşı davacının diyeceği sorulmalı, sonucuna göre bordrolarda belirtilen fazla mesai ücreti tahakkuklarının, davacının toplam fazla mesai ücreti alacağından dışlanıp dışlanmayacağı değerlendirilmelidir. Mahkemece söz konusu değerlendirme yapılmadan davacının fazla mesai ücreti alacağına hükmedilmesi hatalıdır.
4- Hükmedilen miktarların net mi, yoksa brüt mü olduğunun belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.