14. Hukuk Dairesi 2014/4872 E. , 2014/6669 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/03/2013
NUMARASI : 2012/295-2013/171
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.05.2012 gününde verilen dilekçe ile TMK"nın 724. maddesince temliken tescil, ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; temliken tescil isteminin şartları oluşmadığından reddine, tazminat isteminin kesin hüküm nedeniyle reddine dair verilen 15.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 08.04.2014 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vakıf başkanı Hüseyin Aksu geldi, başka gelen yok. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklaması dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Davacı, 09.12.1996 tarihli encümen kararına dayanarak davalı ile aralarında akdedilen 23.12.1996 günlü sözleşme uyarınca yüklendiği edimleri yerine getirerek iki katlı otopark yaptığını, sözleşmenin daha sonra 20.11.2003 tarihli encümen kararı ile iptal edildiğini, haksız feshin iptali ve tazminat ile alacak istemli açtığı davanın reddine karar verildiğini, iyiniyetle yaptığı bina değerinin zemin değerinden fazla olduğunu ileri sürerek bu sefer taşınmazın temliken tescilini ikinci kademede TMK"nın 723. maddesi uyarınca şimdilik 43.380 TL tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı, öncelikle davanın reddini, tazminat isteminin kabulü halinde ise malzemenin davalı belediye tarafından sağlandığını ayrıca otoparkın davacı kullanımında bulunduğu süreler içinde elde ettiği kar ile yıpranma bedelinin dikkate alınması gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; temliken tescil isteminin reddine, tazminat isteminin de kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki mülkiyet aktarımına ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacının ikinci kademedeki tazminat istemine gelince;
Hukuk düzeninde istikrar sağlama amacı taşıyan kesin hüküm, hükme karşı yasa yollarının tükenmesi (şekli anlamda kesin hüküm) ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir daha dava konusu yapılmaması (maddi anlamda kesin hüküm) şeklinde hukuk yargılama sistemimizde yer almaktadır.
Şekli anlamda kesinleşmeyi zorunlu kılan, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin yeniden dava konusu yapılamaması amacını güden maddi anlamda kesin hüküm 6100 sayılı HMK’nın 303. maddesinde düzenlenmiştir.
Anılan maddeye göre bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın, taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleşen Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.09.2010 tarih ve 2004/831 Esas 2010/413 Karar sayılı hükmü görülmekte olan davadaki tazminat istemi yönünden kesin hüküm kabul edilerek ikinci kademedeki istem reddedilmiştir. Anılan dava tarafları görülmekte olan davanın tarafları ile aynı olup, davacı Aydınspor Vakfı haksız olarak ihalenin feshedilmesi nedeniyle haksız feshin tespiti ile kar kaybına dayalı tazminat ve tesis bedelinin alınması istenmiş, mahkemece davacı istemlerinin reddine karar verilmiş ise de tazminat ve tesis bedeli isteminin ret gerekçesi taşınmazın davacı kullanımında bulunduğu nedenine dayanmaktadır. Görülmekte olan davada ise, dava konusu taşınmazdan davacının 26.05.2011 tarihinde tahliye edilmesinden sonra istemde bulunulduğu gibi tazminat isteminin hukuki dayanağı TMK"nın 723. maddesidir. Dolayısıyla, kesinleşen dava gerekçesi görülmekte olan davanın açılmasına engel oluşturmamaktadır. Bu nedenle, davacının tazminat istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 21.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.