11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/13280 Karar No: 2020/2300 Karar Tarihi: 10.03.2020
Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13280 Esas 2020/2300 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/13280 E. , 2020/2300 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenleme HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kamu davası açılan sanığın savunmasında; okuma yazma bilmediğini, ... ve ... isimli kardeşlerin kendisine şirketi üzerine almasını söylediklerini, kendisinin de onlara güvenerek şirketi devraldığını, ...’e vekalet verdiğini, düzenlenen faturalardan haberinin olmadığını beyan etmesi karşısında; maddî gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; a) Faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, b) Sanığın savunmasında ismi geçen... ve ... isimli kişilerin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi ve faturalar gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, c) ... ve ...’in de faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa veya tanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması, d) Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa veya tanıklara ait olmadığının anlaşılması ve/veya faturalar ile yukarıda ismi geçen kişilere ulaşılamaması halinde ise; Faturaları kullanan şirket yetkililerinin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi 2- Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.